gel artık
ben her gün seni özleyecekmiyim
güneş aynı yerinden görünür her sabah hamile ve hep aynı saatte doğurur ışıklarını hiç şaşırmadan, daima yaptığı gibi. kainata yayılır her şeyi gör eden şeffaf beyaz çocukları. ve yakın ederler baktığın uzağı. ne yarar ki bunca çaba. ben seni yine her baktığımda göremem. ben her akşam seni özleyecekmiyim. siyahımsı bir renk çoğalır, koyulaşarak kara kara binlerce ve yapışık kamçılar gün ışığını döver durmadan. işte; en yoğun olduğun vakit başlar bende. gece daha azgındır, kıyasladığımda güne bir başıma bırakır beni gitmiştir gün içinde oyalandığım hengame nasıl dertlenirim yokluğuna nasıl yanarım her yaktığım sigarayla birlikte hasretin yırtar karanlığı ardı yine karanlık yetmez gücüm, yetmez sözüm, yakarış boşa ben zaten, bu gecelerin birinde sana hasret; ölürüm. ben her ilk bahar da seni özleyecekmiyim doğa ana gülücükler saçar kelebekler kanatlanmış ağaçlarda çiçek patlamış toprak örtüsünü, hayvanlar postun değiştirmiş canlılar, canı çektiğiyle eşleşmiş bir köşeden bakıp onlar adına sevinmenin güzelliği düşer payıma oysa sen neredesin ey baharım gök mavi deniz mavi dağlar halayda dereler coşar ben sana hasret bahçelerde aylak aylak dolaşırım yine. ben her yaz seni özleyecekmiyim sıcak kaynatır kanları arkadaş eder yabancıları tatil eder tüm canlıları herkesde bir kıpırtı börtü böcek bile oynaşır ısındıkça çılgınlıklar karışır kavrulurum sadece, ısınan düşlerimde terine karışmak isteyen terimde rüzgar estikçe seni hissederim bedenmide oysa boşuna yine arayışım oysa sen yine yoksun be. ben her sonbaharda seni özleyecekmiyim yaprakları izlerim, ağaçlardan mecburi intiharlarını hepsi sana umudum gibi sararmış ama onların bile gidecek yeri var.Toprak. izlerim kainatın yağmurlu rüzgardan kaçışını, hepsinin gidecek yeri var işte. ben ; bir ben sana gelemiyorum istediğim vakit. saymazsak ara sıra yüreğime ve gözlerime uğrayışını yetmiyor işte yetmiyor hep yoksun. ben her kış seni özleyecekmiyim bembeyaz bir umut yağar yer yüzüne bende hep çığ olur düşer yüreğime yine de belirsiz bir tebessümüm olur ara sıra neden biliyormusun. kardan adamlar yaparım sıkça sessiz, iyi niyetli ve güvenilir görünürler beyazken sonra karşılarına kardan seni yaparım sonra yanında gururla dururum bizi seyretmelerine izin veririm saatlerce bak; kardan adamlar şahit mutluluğumuza bembeyaz her yan kefen de öyle artık biliyorum ben, seni özleyerek öleceğim tembih ettim beni toprağa vereceklere kefenimi gözlerinin, saçlarının hafif soluk teninin boyasınlar rengine ve senin boyun kadar olsun benim kefenim ben bu hayatta sarılamadım hiç değilse, toprakta da olsam sonsuza kadar sen sarıl bedenime. |