Bir Resme Bir Şiir 53 Çakal
Dokuz yayla yoğurdu yemiş karnı doymamış
İblise gümüş çanak tutan çakallar gördüm Ağzından çıkanları kulakları duymamış Söylediği sözleri yutan çakallar gördüm Diyor ki bura evim çok severim sizleri Aşağılık dersem de hoşgörün bu sözleri Aba altından sopa saf sanıyor bizleri Her önüne gelene çatan çakallar gördüm Edep nedir bilmeden eşi dostu horlayan Lal kesilmiş dillerde sabırları zorlayan Aklı kıt mahlûklara akıl verip harlayan Palavra kesesinden atan çakallar gördüm Alçak ve ikiyüzlü ne demektir bilmeyen Sempatizyanlarına bol bol alkış yollayan Kıvırtmaya gelince Asena’yı sollayan Dost dediği canları satan çakallar gördüm Âleme yavşak diyor oysa kendi kara bit Ya çok sarhoş bu şair ya da biraz aklı kıt Ya haddini bil beyim ya buradan çekil git Birin yanına bin laf katan çakallar gördüm Sanma ki sen gidince her kez ardından ağlar Biz tek yürek oldukça şiir sayfada çağlar Giden çoktan gitmiştir bizimdir kalan sağlar Boyu kadar balçığa batan çakallar gördüm Dost mu yoksa düşman mı belli değil kararı Faydasından çok fazla bu meclise zararı Hislerim öyle diyor yakın bunun firarı Kuzu postu altında yatan çakallar gördüm |
unutmayın
birde sırtlanlar ve akbabalar var
inşallah arif olan anlar
izli mermi gibi şiire
resimde cukkadan oturmuş
izninizle ekliyorum
Kurşun
Zamansız kurşun yersen sol yanına
Nerden geldigini düşünme asla
İzinde imzası vardır mutlaka
"Sözde"dostum yazar çekirdeğinde
Kul düşünce