Yine esti bu sabah badı saba yelleri,
Kokun ciğere doldu tez gel artık Mihriban
Durmaz titretir teli, aşkın kaba yelleri
Yel estikçe sızlarım sez gel artık Mihriban


Al mızrabı vur tele tınlasın senle yürek
Sunak aşkı nameyi başka söze ne gerek
Gözlerden akan yaşın, yaşlarına gülerek
Mutluluğun resmini çiz gel artık Mihriban


Gönül kirişlerini daha fazla kırmadan
Nihavendin sesinde bam teline vurmadan
Ritmime uydur ayak ecel saat kurmadan
Gönül nağmelerini diz gel artık Mihriban


Güneş gibi bu aşkın inan yüreğim yakar
Aşkın ol deryasında sevdamız çağlar akar
Yıldızların fevkinde ay döner bize bakar
Aşktaki gururunu ez gel artık Mihriban


Buluttan akan rahmet ferahı sana düşer
Gece çakar şimşekler yıldırım bana düşer
Ağlamaktan gözlerim derini kana düşer
Şu bendeki girdabı çöz gel artık Mihriban


Kara kara gecenin karanlığına inat
Fecrin kızıllığında aşka çırparak kanat
Doğuversen dünyama, aydınlansa kâinat
Hadi ne bekliyorsun kız gel artık Mihriban?


Olsun zümrüt gözlerin aşkımızın cenneti
Gamzeli yanakların sunsun cana nimeti
Lüle lüle saçların bağımızın tam neti
Çözülmesin bir daha söz gel artık Mihriban


16.012.2012 // Numan AKKOYUNLU