Var,yok Oldu ve soldu !..
Var,yok
Oldu ve soldu !.. Yandı önce kıvılcımlara tutunarak Ateş’e tutsak oldu sonra Eridi damla damla; Belki de mumdu Tekrar birleşmek için yanmış olabilir mi ? Karanlığa üflenmiş güneşin ruhu … -Gül-dü önce güneşe bakarak Işığa çevirdi gövdesini dimdik durdu; Soldu sonra gidince güneş Kara buluta yar oldu Kuru ve çıplak bir dal amaya destek için; Öldü ve dirildi ahirete nasihat olsun diye Isındı ısındı yükseldi önce Günler günleri kovaladı Mavi yoğunlaştı ve karanlık oldu birden; Sonra geldi damla damla Ferahladı evie dönercesine Söylendi” tilkiye kürkçü dükkanı gerek” En tepede bir tahta oturdu Yüzünde nur arşı aladan bize baktı Kavurdu ve aydınlattı her yeri Şaşkınlık hakimdi ne idi bu ? Saatler sonra gitti birden Bağırd “bana nur’u veren gitmemi emretti” Toz duman karıştı katılaştı Bir çemberin etrafında döndü Döndükçe yeşerdi çember Yeşillik yer küreye emanet Sonra içine kibir doldu Yer küre insan sıfatını aldı Bir vakti sonra insan yer küre sıfatına tecelli etti Bir taht kuruldu ademe O oğullarına bıraktı Gitti geldi ayaklar makama Makam yıpandıkça ayaklar çoğaldı Kızıldı bir koku oldu Çörümüş bir et parçası Asırlar asırların aynası oldu Süleymandan süleymana yadigar Son söz yine süleymanın oldu “Öldüğüm Zaman Bir Elimi Tabutun Dışında Bırakın ! Görsünler Ki; Sultan Olan Kanuni, Bu Dünyadan Eli Boş Gitmiştir...!” Oğuz ERTÜRK 29-11-12 |