"ö.ç.m" den Maniler (6)
Yâr nazının nedeni
Sıksam ince bedeni Yârim misafir sever Sayar gelen gideni Gülümün tahsili çok Karnı palavraya tok Gülüm benim kalbime Sapladı sevdalı ok Yârim güzeldir taydan Yüzü beyazdır aydan Sandım yârim geliyor Yıldız kaymış uzaydan Sen elveda de kine Gel gidelim ekine Sen yanıma gelmezsen Kalbim bulmaz sekine Yârim sen haram yeme Bakma hiç sahte yeme Bak sonra kırılırım Sen bana hayır deme Sevda işin gerçeği Kırmızı nar çiçeği Yâr yüzünü gösterdi Sandım ki kar çiçeği Yârim gülücük saçar Bana bakar da kaçar Ben şahin, yâr güvercin Benim önümden uçar Yüreğim pır pır eder Duymasın kayınpeder Yârin bitmez nazları Beni daim del’eder Sen git yap yemeğini Unutma ekmeğini Yemeğe duygunu kat Helal et emeğini Tavuk eti yeme sen Bana yalan deme sen Pilavla karın doymaz Sulu yemek yemezsen Yâre taktım ben nişan Züğürdüm hem perişan İki kolu kırılsın Bizim işe karışan Varlık kalmış ki kime Nikah kıysak ekime Yârim çok hasta imiş Götüreyim hekime Sen ziyafet yapmışsın Kanaatten sapmışsın Gitmişsin de markete Ne bulduysan kapmışsın Yâr beni nah dost bilir Çiğner geçer post bilir Ben yâre saz çalarım Yârim beni hoşt bilir Yârim sızlar mı için Ağlarsın için için İki cihan bir olsa Ölürüm senin için Yaralarım kaşındı Ben kaşıdım aşındı Ben yârle komşu idim O vicdansız taşındı Ben yâre oldum âşık Yârim oynuyor aşık Yârim sevmez lüküsü Kullanır tahta kaşık Yârim yürek paralar Kem söz eder yaralar Kız sen bana varmazsan Dilerim giy karalar Yârin adı Şaduman Bugün başım pek duman Benim gibi var mıdır Uçan kuştan yâr uman Yârim gitti el oldu Rüzgâr aldı yel oldu Yârimin hasretinden Gözyaşlarım sel oldu Göbek atar Hadise Baktım da havadise Üstü başı perişan Dördüncülük hadise Yâr peşimden yorulma Paşa gibi kurulma Sözünde dur sen biraz Bulanıp da durulma İstemem yârden başka Kötü düştüm bu aşka Sevdiğim he dese de Elimi tutsa keşke Yârim ferdir gözümde Anarım her sözümde Zannetmeyin numara Yârim benim özümde Yârim gizler yerini Pek de sever serini Alır yâri görünce Düşüncenin derini Yârim dalmış derine Nur damlamış terine Fındığa ben gideydim Nazlı yârin yerine Kız saçların karışık Gözlerin ışık ışık Husumeti bırak da Olalım biz barışık Çayımın geldi demi Yâri getirmez gemi Yiğit adam tutulmaz Azıya alır gemi Yârin fistanı yama Yârim çıksa bir dama Kaynana görmese de Başını soksa kuma Yârim çok kötü yaban Olaydım ona çoban Yâr yolunda yürürüm Kalmadı bende taban Kayın sürdüm hızara Anne bana kız ara Hocam bana bir oku Değmeyeyim nazara Âşık insan nazlanır Yüreği pek sızlanır Sevdiği akla gelse Onu özler, hazlanır Vardım gittim pazara Param yok düştüm zora Benden başlık isterler Veremem düştüm kora Vardır da yatı katı Doyurmaz o bir biti Yazı yazar gastede Doğan’ın uyuz iti Tarlaların darısı Peteklerin arısı Gitti yârimde kaldı Yüreğimin yarısı Yârim değildir kinci Yârim bir beyaz inci Kalbini hüzün basmış Olsam onun sevinci sarı çamın çırası Ölüm nefes arası Aklını başına al Gelir sana sırası Evlatların babası Hastaların en hası İlaçlarını verdim Kapanmadı yarası Yârimin yüzü çilli Yârim pek tatlı dilli Yârim on beş yaşında Oyuncağı var pilli Yârim bir sevgi yeli Ben ise bahar seli Ben ona vurulalı Oldum sanki bir deli Nehirde olur debi Vardır sevda sebebi O yâr nikahsız gelmez İyi almış edebi Yârim taş atar nara Yâr kaşların pek kara O yâr bana acımaz Düşürür beni dara Yârime düştü işim Ben onu çok sevmişim Yâr yanına çağırsa Çok hoş olur gidişim Düşürdün beni ağa Isırgan dolmuş bağa Allah’ın emri ile N’olur kızın ver Ağa Aşsam dağın ardını Desem yâre derdimi Kız sen benim olmadın Başın göğe erdi mi? Adnan ÜNAL "ö.ç.m" 53 |
mani/siz maniler güzelliğinde
sağlıcakla kalın