SENSİZLİK SOKAĞI!...
Tadı yok sabahların aldığım nefes sensiz
Bir kez sesin duysun da varsın çatlasın yürek Deli olmadım daha göz ağlar mı nedensiz? Bedenim özlem dolu yakıyor büyüyerek!... Üşüdüm ayazında Ağustos sıcağının Hayalim umutlarım mavi ummanda yandı Kapısına kul oldum hal bilmez ocağının Dizde takat yok artık bıçak cana dayandı!... O gece gözlerine türkü söyler dururum Vefa yokmuş kimsede senmişsin tek timsali Muhabbete kapattım dile zincir vururum Vefasız ellerdeyim bir oyuncak misali!... Gönlümde büyüttüğüm umutlara sam vurdu Hayaline razıyım bir kapımı çalsaydın Ayağına yol olan ot bile seni sordu Madem ki gidiyordun ruhumu da alsaydın!... Sensizlik sokağına yine çıktım dün gece Karanlıklar içinde aradım umudumu Zamanda durdu artık vakit beni sen geçe Yok oldum yokluklarda hazırlayın suyumu!.. Zehra BARDAKCI USLU 17/11/2012 |
Hecenin üstadlarından daha iyi bilecek değilim elbette..Ama bir şiirsever olarak zorlamalı bir hece şiiri okuduğumu söyleyebilirim. Teknik anlamda hatası az bir hece şiiri olabilir belki ama duygu ile tekniği birleştirmekte zorlanan duygu,tema ve teknik ayrılığı, kopukluğu olan bir şiir okudum..Şiir heceyi bağırıyor ama yüreğime dokunamıyor.. Selamlar.
Adile Soylu tarafından 11/30/2012 11:42:34 PM zamanında düzenlenmiştir.