BALAD
Soğuk, puslu bir hava
Yerlerin kar tuttuğu Kayaların donduğu Tanrıların unuttuğu Bu topraklarda Ölüm ve vahşet kol geziyordu Peşimdeki aç kurtlara aldırmaksızın Ayaklarımın altındaki karı ezmeden Yoluna devam eden Yalnız yolcuydum ben Arkadaşım ölümden başka Hiçkimse yoktu bana eşlik eden Uykusuzluk, yorgunluk Açlık ya da soğuk Etkilerdi beni Binyıllık bir çınarı Etkileyeceği kadar Çünkü ben Zor koşulların Daha zor adamıyım Hayatta kalmaktan başka Hiçbirşeye inanmam Ve hiçkimse öğretmedi Hayatta kalmayı bana Hayatın kendinden başka Katı, soğuk, merhametsiz Ve anlayışsız Bir öğretmendir hayat Sanki yetişmesi gereken bir yer Varmış gibi Hiç durmadan ilerler Kimseyi beklemeden Ve kimin başına neyin Geldiğiyle ilgilenmeden Uzun ve yorucu savaşlar atlatıp Ölümle kol kola gezdiğinde Hayatın neye yetişmek istediği Anlaşılıyor kolayca Her canlı gibi Hayatta ölümden kaçıyor Durup beklerse Ölümün ona yetişeceğinden Endişe ediyor Budala Amatör panayırların Üçüncü sınıf sihirbazları Tarafından yapılan Basit bir ilüzyon Olduğundan bile habersiz Bir düş , bir rüya Geçici bir heves Küçük bir çocuğun elinde Kırılmayı bekleyen Bir oyuncak Düşündüğü iddia edilen Yaratıklar tarafından Fazla anlam yüklenmiş Hoyrat sevgili Zorba kral Sana sadece gülerim Küf kokan mezarımda Gereksiz inançlara Prim vermeden Ölümle oynadığım Satranca devam ederim Kazanmak kimin umrunda Ben oyunu seviyorum Mezarımdayım Kazanılabilecek ne var ki Ya da kaybedilebilecek Kemiklerden başka İstediğinde işveli bir genç kız gibi oynak İstediğinde yılların yüküyle hafiflemiş bir bilge gibi durarak Çürüyen etimi seyretmeme Yardımcı oldu ölüm Zamanın başından beri vardın değil mi dedim Ben hep vardım dedi O kadar zaman hiçkimse senden kaçamadı mı ya da seni yenemedi mi dedim Hiçkimse dedi benden kaçamaz Ya da beni yenemez Ben mutlak gerçeğim Boşlukta gezen kaya parçaları Bir zamanlar Bolluk ve bereket içindeki gezegenlerdi Herşey günü gelince Yokolur unutma Ve hatırla Yok olabilmen için Önce varolman gerekir Ben dedim En yüce dağlara tırmandım En derin sularda yüzdüm En vahşi ormanlarda avlandım Güvendiğim dostlarım Öldürdüğüm düşmanlarım oldu Seviştiğim kadınlarım Değerini bilmediğim Hazinelerim oldu benim Yok olmak istemem doğrusu Ama varolduğuma eminim Gözlerime baktı ölüm Derin, soğuk, mesafeli Hiçbir umut ışığı yokken Dedi boşluktaki kayalar Birgün çoğalırlar Biraraya gelip Yeni bir dünya yaratırlar Varolmadan yokolamayacağın gibi Yokolmadan da varolamazsın Bir döngüdür bu, anlamalısın Haykırdım Demek ki değilsin bir son Hayat gerçek, sensin ilüzyon Dedi ölüm herşey bir bütündür Ayırmaya çalışma Ne hayata ne de bana Boşuna alışma En çok yaşayanın ömrü yüzyıl Parçalarını bir araya getirmek En az birkaç bin yıl Benimle geçireceğin süre daha uzun Ben temizlerim, hayatta kirlenir ruhun Çürüdükçe etin Huzura kavuşacak için Hazır olacaksın yeni bir sen için Desene dedim birkaç bin yıl Sürecek oyunumuz Bolca olacak konuşacak konumuz Gaddar bir kahkaha attı ölüm Ne kadar da iyimsersin Dedi sendeki ruhla mümkün mü gülüm Birkaç milyon yıldan önce Kazanmak yeni görünüm Haydi yap hamleni, fazla düşünme sonunu Yoksa gerektiği gibi oynayamazsın oyununu - şubat ’12 - |