KADIN GÖNLÜKADIN GÖNLÜ Yokluğunun çığlığında yaşam bir eziyet Evimin sensizlik kokan sevgisiz penceresi Resmetmiyor seni, çiçeklemiyor gölgeni Yalım/n gidişin ardındaki vahim vaziyet Örümcek ağlarını dokuyan o yersiz aman Sorgulayamadığım niçinler yelpazesi Suskuya akrep döndüren senli/siz zaman… Kapı anahtarının kilidinde boğulma sesi Işığı çalıştıran gönülsüz lâmba düğmesi Eşyalarda gül kokun, dokunuşların karanlıkta Her odada yankılanan yalnızlık ürküsü Yemek rayihasından mahrum mutfakta Kadın eli değmemişliğin bir hazin tablosu Ne gece, ne gün kadın gönlü kokmuyor… Anlıyorum, mümkünü yok yakarışların Gelincik dalındaki yeşil, gözlerinle gitti Sevişmelerimiz şafakları kışkırtmıyor Kıskandırmıyor güneşi, o firuze bakışların Yaza coşkunla eren mavi yolculuklar öksüz Güzü çatlatan; nar dudakların da yok Kışa demir atan bekleyiş; sabrı tüketti Bana açılan kollar, sana gelen yollar yok… Sudan çıkmış balık gibi titremekte bedenim Başarısız unutma denemeleri, ya sabır dilekleri Tevekkül tuvaline doluşan umut boşlukları Gül kokularına, bülbül coşkularına takılan engel… Dillerinle, ellerinde şımartılan o çocuk nerede? Sakın, sakın ha! Zaman onu da büyütür deme Kadın elinle, kadın gönlünle, kadın kalbinle Yedi iklim, beş mevsim, tüm hoşlukları Topla da gel, bekliyorum topla da gel… Gülşen Şenderin |