İKİ SU DAMLASI...!
Bir karınca gibiydim,
Hala öyleyim ya, Bir büyük sevda uğruna, Bir damla su taşırdım, nardan bir aşk ateşini söndürmek için..! ...Bir damla su ile sevda ateşi sönermi hiç sevgili.? Bilmiyordumki...! Bildiğim tek şey, Seni varlığındada yokluğunda da çok sevmekti, YÜREĞİMİ seni çok severek yangın yerine çevirmekti, HAMDIM YANDIM PİŞTİM OLDUM ÇOK ŞÜKÜR, Senin aşk’ın öylesine bir sevda idi ki, Benim gözümün körlüğü, Bir damla su ile de olsa o yangını söndürmekti..! Ama olsun, Yolum belliydi,yönüm belliydi, Kıblem belliydi, Kâbem belliydi..! Uğrunda herşeyi göze aldığım, Bazen ummanlara bazen çöllere daldığım, Çok sevmekten haz duyduğum, Ben; Yokluklarında ağlasamda, Bedenimle, Uzak olsamda, Yüreğindeki sevgin ile, Varlığında varlık bulduğum, Beni düşündüğünde, Gözlerinin önüne her getirdiğinde, Nefes aldığım, İçime çekip soluduğumda varlığına her an biraz daha fazla sarıldığım, Şükrettiğim hamdü senalar ettiğim sevgili, Bir damlada olsa aşkının ateşini, Bir damla su ile söndürmeğe çalıştığım, Tek başıma yapamadığım, Bir damla sevgine muhtaç olduğum, Bir damlamı seni severek, İki damlaya çıkardığım...! Sen sevgili, Varlığımızın tek sahibi onurlu sevdam, Felek ile benim aramdaki kan davam.!! Yettin sonunda, Tek başıma söndürmeğe çalıştığım yangınıma, Oldun; İKİNCİ SU DAMLAM..! Bu sevda ateşi belli, Ait olduğumuz yürek belli, Yer belli mekân belli, Ettiğimiz yemin verdiğimiz söz belli. Sırtımız yere gelmezki, Bir hapşırık süresince kalp dursada, Biz soluklanıp daha çok sevmedikmi.? Biz o kadar çok şeye göğüs germedikmi.? O yangınlarda, Acısıyla tatlısıyla, Ham ken yanıp pişmedikmi.? Çünkü biz arayış içinde olmadan, Neyi aaradığımızı bilmedikmi, Beşikten mezara kadar inandığı, Sevdiği yüreğe sadık kalmalı diye, Yemin edip söz vermedikmi... Yalnızca bir kez, Yalnızca bir kez uzaklaşmayı deneyip, Yapamayınca, Ait olduğumuz yüreğe dönmedikmi.? Bir damla su’yu ikiye çıkarıp birleştirmedikmi.! Okyanus dalgalarında; Küçük bir sandal gibi, Batmamak için yüreğimizle mücadele etmedikmi, Yalın ayak koşmadıkmı, Ayaklarımızı çalı dikenleri batmadımı, Sivri taşlar ayaklarımızı kesip kanatmadımı, Ne badireler atlatmadıkmı, Sabrı taş edip yaralarımıza basmadıkmı, Bedenen uzakta da olsak, Aynı anda acılarımıza ağlamadıkmı...! Feleğin çemberini birbirimize, İnanarak sarılarak, Unutmayarak, Daha çok severek kırmadıkmı, Ey sevgili..! Yolumuz belli,yönümüz belli, Kıblemiz belli,Kâbemiz belli, İki damla su olduk, Gücümüz belli.! Allahın huzurunda birbirimize "HAK" olmadıkmı...! Bizbirbirimizi severek, Sadık kalarak iki cihandaki, Helallığımızı almadıkmı..! Hoş geldin desem sana, Sen rüyanda rüyanda desende, Rüyamda da olsa, Biz"ARAF"ımızı bulmadıkmı, İki dünyalığımızı biz olan yüreğimizin, En müstesna yerine koymadıkmı, İman ederek; Bir sevda ateşinin yangınını, Söndürmek için, İki damla su olmadıkmı...! 28 Ekim 2012 06.32 İstanbul |