İki Yaka Bir Boyun
İnsanlar görüyordum
Boyları irili ufaklı Enleri genişle dar Kayboluyorlardı bir yerlerde Öğretileriyle daim kâr Kahve telvesinden fal Bir tutkuyu yürür hal Bu görünüşleriyle Bir oyuncak zaman Geliyordu gözün doyuna Süreç ruhu değillerdi enine boyuna Korkunç iken mübarek, Mübarekken korkunç; Bir mevzu iken tevazuydular Böyle iken kotaya Getirilirlerdi potaya. Onlar; Dimdiktiler ve yıkıktılar Umuttular ve bıkıktılar Hulasa kendisiyle nisap Kendisiyle bir hesaptılar İnançlarının algılattığı Düşünme diye salgılattığı Salt iyilikle yoktular Şu giden adam Elleri kadar nadan Vekâleti kadar nidan Çocuğuna baba bir insan Düşmüşü kaldırır denli nisan Şaşarı kadarla nisyan Erdemleriyle İsa Şefkati kadarla nisa Kaostu o Bir durumla uyumlu kani Birazdan zalim bir cani Sıratın çıkardığı müstakimdi Burnunu sokmakla her naneye Olmazdı kimi kez tecavüzle haneye Kuşluğu iyi saate İkindisi kötü vaatte Enine mütecaviz Boyuna saldıran Böyle iken merakı muciple aldıran Birazdan bir hırsın Uyuşturucu satmayla tırsın Kurbanı ve türabını Nereden baksan Okunmaz bir yazı. İmladan kusur, Anlamdan husustular. İnşanın harcını kardılar Zamanın anlamını yardılar Kusurlarından mündemiç geldiler Dışa uzanışla, bir beyin eldiler 19.10.2012 Türabı olmak: ayak basılan yerin, toprağı olmayla ifade edilen minnettarlık, tevazu. |