Ne kadar dertliyim, haberin var mı?İçinden Çıkamadığım Bir halin içindeyim Her ne kadar Nefes nefese kalsam, Umutlarımın solmasını Anbean yaşasam Lahzanın açılan sahnesinde Sessiz bir seyirci can olarak, Gözyaşlarımı bıraksam Hiç bilmeyecek ve Belki de hissetmeyeceksin Ne kadar özledim, Hasretin esaretindeyim Kuruyan dilim, Fersizleşiyor artık gözlerim, Mecalini terk etti aciz bedenim Yıllar anlatmaya yetmedi, Bir ömür firkatine hasredildi, Ruhumun hicranı dinmedi Hüzün yüreğimde Derin izleri serdetti, Her yutkunduğumda Umut halimle bedelleşti Kimseye Anlatılmazdı, Müthiş bir gamdı Kim vakıf olsa adeta Bir mecnun sanardı, lakin Hissettiklerimi yaşayamazdı Akıl yolda bırakıyor, İdrak çaresizce bakıyor, Nefes yıllardır Sevdasından geçmiyor Nasıl ve hangi lisanın Kadrinden söz edilirdi, Şerh edilmeyen Hal ne acı bir firkatti Ruhun Dinmeyen vecdini Anla ve ağla Kalbim ne kadar Hasretinde inlerse Hiç duyma Ve farkına da varma Çile çeken benim nasıl olsa, Halini, hasreden ruhumun Hicranı sana ulaşmayınca Nasibin neyse onunla kal, Artık açılmayacaktır bu kapılar, İçim niye acıyla sızlar Din-i ayrı Kâfir olsa derdimi anlar Lakin sana nasip olmayan Bu esin, vecdini Yaşatmayan bir seçim Nasıl yargılansın Ve anlaşılmaya Münhal bir halin kederini Sineme bıraksın Bahtım nasıl ağlasın, Yangın olan kalbim Hangi yüzle yakarsın Ve öyle anlaşılsın Aynalar Aczi yetime gülüp geçerler Seyrettiğim infialime Bilmem ki Gönlün lisanından Nasıl söz ederler Benliğin içinde kaybolmayı Nasıl bir vakit içinde Haline zerk edip yad ederler Masumiyetini teslim ederek, Halimin hamlığına verirler Ve artık ki avunma derler Ah ettiğim Bu ömrü nasıl hicvederler Nesillerin feryat ettikleri Lahzalarda sahifeleri bir Bir aşikâr eylerler Nafile figanını kim duyar Anla artık diyerek, teskin Etmeye gayret hasrederler Yaşadığım acıyı Ar haline getirip, Hazanın solgun çehresinden İbretle nazar ederler Mustafa Cilasun |