6
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
2455
Okunma

o gittiğinden beri burdayım
dört duvar ve bir kapı
günde iki kere açılır
iki çocuklu bir kadın
her gün iki kap yemek bırakır
"sana yardım edebilirim" dedi bir seferinde
renkli kalemler istedim ondan
kapının tam karşısına bir pencere çizdim
sonra içimdekileri pencereye
perdenin yarısı açık
diğer yarısı pencereden gelen ılık rüzgarla savrulmuş
gökyüzünü çizdim ve kuşları
sonra dağları
tepeleri hala karlı
büyük ağaçlı ormanlar çizdim
ve bir nehir çizdim ovaya
sırf dağdaki ceylan insin diye
büyük düzlüklere gelincik tarlaları çizdim
çünkü sevdamın ve hüznümün tılsımı onlar
pencereye yaklaştırmadım ama
uzaklara çizdim
bana en yakın kuru bir ağaç çizdim
gözlerimi pencereden çıkardığımda ilk gördüğüm
ve döndüğümde en son gördüğüm olsun diye
çizim bitti
pencereden içeri girdim
içimden dışarı çıktım
etrafıma bakındım
dört duvar
kapı duvar
pencere duvar
oturdum
içinde sen geçen bir şiir geldi aklıma
başlığı
Suçl/u/ama
şiirin başında suçlu dedim
yerli yersiz suçladım seni
sonra elimi daha güçlendirip
suçlu ama dedim
yerden yere vurdum seni
en son aptallığıma baktım
hayır suçlama dedim
yerli yerine koydum seni
biliyor musun
ben aslında bu şiiri yazmadım
içimden geçirdim
ben duvarları yazdım.
5.0
100% (13)