ERİYEN ADAM
Erken çökmüş gençliğin bitmeyen dert acısı
Günden güne eriyip biteceksin be Adam Meçhule giden yolun başka olur sancısı Yanmadan alev, alev tüteceksin be Adam Dost bildiğin dostlardan kim kaldı bak geriye Kimi perme perişan kimi dönmüş deliye Yem olma be gard aşım güvenme serseriye Birgün doğup,kaybolup gideceksin be Adam Varsın tan ağarmadan tüm saçların ağarsın Bir doludizgin bir yıl bir sel gibi çağlarsın Her gün bir başka yere bir sahraya yağarsın Kaybolup ufuklardan yiteceksin be Adam Kaybetmişler özünü dost hane göründüler Sen yıkılıp düştükçe onlarsa övündüler Birer, birer kaybolup bir mum gibi söndüler Bin namerdi bir pula ekeceksin be Adam Her yerde pusu kurmuş suratsız köstebekler Sormuşlar kan iliğin bilmem ki neyi bekler Dün karnını doyurup yayladığın köpekler Dimdik dursan ayakta yeteceksin be Adam Sitemkâr Âlim’im der; sanma dert elçisiyim Her gün meçhule giden bir yolun bekçisiyim Şu sonsuz ufukların bitmeyen çilesiyim Her ne çıksa bahtına çekeceksin be Adam 17.06.2003 SALI |
saygılarımla
zaralıcan