4
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1883
Okunma
düşüm gerçek ile mayalanmış
cehennemde oyalanmışım,
fırtına, heyelan, sel baskını
fay hatlarında kırılmalar
püskürmesi volkanların
en büyük yıkımların ardından
sessiz cennetindeyim dünyanın
aşk,
biteviye kendisiyle konuşmaktı,
şimdi susmak kaldı geriye!
elma, ayva, nar
menekşenin morundan
gülün alına kadar
ne istersen bu bahçede var;
yalnız koparmak yasak dalından
cinlerim yanı/başımda
emrimdeler her an;
dilediğimde
havalandırıp seni heman
indirirler gözümün önüne;
kalmamışsa farkı sanrıdan
ne dilenir ki başka Tanrı’dan?!
işte şimdi Tanrı’nın öldüğü an!
sessizliğin içinde bir ses;
düşünüyorum hâlâ
yokluğun cehennemi
varlığın cenneti
yaşıyorsam, aşk her nefes!
legalitenin
illegaliteye dönüştüğü
aşkın ilkesinde yitirdim,
ülkesinde buldum seni!
ak’la ziyan esintilerle
aşk yağıyordu dünyaya,
kimi havaya
kimi suya
kimi güneşe bakıyor
kimi yıldıza ay’a
ışığın bir sahibi var
hemhal oldum araya araya!
ey sevgili
yüreklere ışık serp
kurtar dünyayı ölümden;
ne kadar çok yalancı
ne kadar çok riyakâr
işin kolayına kaçmadan
aşkla yüreğini kim yakar?!
-II-
musibet adamlar tutmuş tepeleri
musibet yağıyor tepemize
çıkıp geceleri inlerinden
hayaletlerce uçuşuyor
kan emici vampirler
makinalı tüfek tarakalarıyla
üstümüzden geçiyor izli mermiler
ağız dolusu kan
sinir dolusu nefret
sınır boylarınca ateş!
oysa hiçbir kutsal kitap
’öldür!’ diye yazmaz
Allah’sız bu adamlar
Allah varsa niye bunlar?!
-III-
ey insanoğlu
sen istersen kapanır bu yara
yoksa kanar durur
’ne ararsan kendinde ara!’
kim suçlu, kim suçsuz
kim haksız , kim haklı
görüyorsun işte
adalet güçlünün(!) elinde
terazisi dilinde saklı(!)
asla kendini küçümseme,
sen ki halksın,
zalimin bir eli varsa
senin milyon elin var
sayalım;
beylerin sayısı belli,
halktan yana elller
hele bir kalksın;
halk demek hak demek
haktan güçlü yok demek;
hangi Nemrut eğmedi ki başını?!
sanmasın ki Sultan
yıkılmaz kalesi var, burcu var
gündüzler beylerin ise
geceler garibin;
gündüzün geceye borcu var!
düşüm gerçek ile mayalanmış
cehennemde oyalanmışım
sessiz cennet,
bu yasak meyveler bize yaramaz;
kalk gidelim
aşkla ateşin sonuna kadar!
Şaban AKTAŞ
21.09.2012