unutmak üzerine bir şiir
gitme dediğim zamanlar
vardı öyle ki hemen ardından bir ben kaldığım kendime... o sonbahar senfonilerinde kuru yapraklardan taç yaparak başıma taktınız ve alkışladınız... sessizce tünellere girdiğim hiç bitmeyen uzun yolculuklar da unuturmuş... kaldım hedefsiz... bazen, bolu dağında soğuk bir mola... keneflerde ağladığım... sonra yüzümü yıkayıp tekrar yoluma devam ettiğim soluk sabahlar... içimden hiç çıkmayan dolambaçlarda, ayaklarımı sürüyüp yırtık elbiselere sarıldığım.. gökte bir tek ay vardı ve yollarda bir de ben... hiç bitmeyen yolculuklarda sılasını unutmuş... sılaya hasretsiz... 05.09.2012 |