salkım söğüt
gül bahçeleri, ıtır ıtır gül bahçeleri etrafımızda
iki deli gibiydik aşkımızın esaretinde semaha durgun vuslatın sonsuzluğuna aldanmıştık sarhoş sarhoş ve anlamsız bir sabahtan yılların ardına sarktık düşünüyorum düşlerimdeki senin düşler ötesi gülüşünü kıvrak bir hasret düşlüyorum anı anı çizilen ince kaderimde sen bir düş kraliçesi, ben düşlere kıyan bir elçi uzaklaştıkça uzaklaşıyor ve büyüyorsun zihnimde aklımın bir köşesinde billur sesin kanatlanır bir zamansızlık saklı sanki, özlemli tüm evler mülteci dolar sensizliğimde tramvay durağını andırır gidişinin izleri... her şey böylece harman çorman sen gidince ne göz yaşı, ne keder, ne de evhamlı histeriler sensizlik avuç içlerimde yüzüme gülümser yokluğun varlığın kadar güzel yüreğimde yokluğun her an seni hatırlatıyor ya, belki ondandır... |
selamlar