içimde secde eder çocukluğum
yanılmış ütopyalar, karışmış kâhinlerin kafası,
tûfan sonrası haciz gelmiş renklerime bir câmi avlusunda bulunmuşum, küçükmüşüm, belki de bir leyleğin gagasından düşmüşüm... balçığa bulanmışım önce, sahaya fırlatılmışım, kaçırılmışım penaltı olup uzatmalarda sarmısaklanıp akşamdan sirkeye yatırılmışım, tuzlanıp turşu diye kurulmuşum bir sabah, bir köşede ağlarken bulunmuşum secdeye kapanmış, içimde çocukluğum sonbahara batmışım diz boyu, meridyenimi kaybetmişim, paralelimle kapışmışım, pimi çekilmiş fişek gibi, düşmüşüm tam ortasına kalender bir anarşizmin! sükût işkence olup, gelmiş üstüme üstüme, derin derin kesilmişim, deşilmişim, devrilmişim... sigortalarım atmış, deşifre edilmişim. kıran kırana mücâdele etmişim varlığımla. yokluğuma sarkıntılıktan, iki kere müebbet yemişim eşgâli belirsiz fırtınalar kopmuş içimde, küfemde mâtemim saklanmış, düşmüş heybemden taşkınlığım ve ağlarıma takılmış... fildişi kulede, fildişi yalnızlığım... ben bir küçük kız, soyka gönlüm pürmelâl ahvâlim mukassî... adım mâvi, adımlarım kallâvi... |