EYÜP SULTAN CAMİİŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bölgenin Şifreleriyle Oynamayın
27/04/2012 - 11:26 Selahattin ÖZGÜNDÜZ İstanbul Zeynebiye Camiinde kılınan Cuma namazında binlerce kişiye seslenen Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, bölgesel gelişmelere yönelik uyarıda bulanarak önemli mesajlar verdi. Özgündüz, bölgemizde Büyük Ortadoğu ve Ilımlı İslam projesinin hayata geçirilmeye çalışıldığını ve bunu da Siyonist ve Emperyalist çevrelerin artık gizleme gereği bile duymadığını ifade ederek, bölgenin şifreleriyle fazlaca oynanmaması uyarısında bulundu. Selahattin Özgündüz, bölgesel gelişmeleri değerlendirdiği konuşmasında şunları söyledi; "Emperyalistler ve Siyonistler bölgemizin dengelerini alt üst edip, genetik şifreleriyle oynayarak kalıcı bir keşmekeş, kargaşa ve karmaşa oluşturmak istiyor. Hayır, onların böyle bir hesabı yoktur diyorsanız o halde BOP kimin projesi? Ilımlı İslam kimin projesi? Kürt-Türk kavgası, Alevi-Sünni, Şii-Sünni savaşı çıkarmak kimin projesi? Bu bölgede bin yıldır biz vardık, ne oldu da birden bire bunlar yeniden ortaya çıkarıldı? Kimin projesidir bunlar? Siyonistler, emperyalistler artık bu projelerini saklamaya ve gizlemeye bile lüzum görmüyorlar. Bizi öyle bir hale getirmişler ki, öyle bir sürece sokmuşlar ki, projelerini haykırarak dillendiriyor ve sizi böleceğiz, canınıza okuyacağız, birbirinize boğduracağız, izzetinizi şerefinizi ayağımızın altına alacağız, kadınlarınızı kendimize cariye yapacağız, servetinizi biz yiyeceğiz, siz de bizim kölemiz, hizmetkârımız olacaksınız diyorlar. İmam Ali (as) buyurdular ki; kavgaya tutuştuktan sonra artık haklı kim, haksız kim bakılmaz olur.. Bu kavga diyalog yollarını tıkamış, asabiyet gözleri kör etmiş, düşünceleri tatile çıkarmıştır. Böyle bir ortamda İmparator varisi ve potansiyel imparator olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ne yapıyor?" diye soran Özgündüz Vehhabilik konusuna değinerek şunları söyledi; Vehhabiler kimdir? İngilizlerin kurup, bu devleti yıkmak ve haçlının karşısında dize getirmek için kurup başımıza bela ettiği meşum zihniyettir. Şia’ya yönelik olarak ta Bahaîliği kurdular, ancak Şia bu meşum zihniyeti bir bütün olarak kendi içinden attı temizledi. Kırıntıları da Telaviv’e gittiler. Şia dünyası içinde barınma imkânı bulamadılar. Ama Suudi Vahhabiliği, Sünniliği de kendi bünyesine aldı hatta sahibi oldu. Sünni’yi de tekfir ederek, kâfir diyorlar. Eyüp Sultan’ı, Veysel Karani’yi, Mevlana’yı, Hacı Bektaş’ı Veli’yi, şehitlikleri ziyaret ediyorsunuz diye siz müşriksiniz diyorlar! Diğer yandan Peygamber evlatlarının mezarlarını şirk ve put hane yeridir diyerek bomba koyuyor. Elinden gelse Eyüp Sultanı da yıkacak, şehitlikleri de yıkacak. Atatürk’ün ihtarı olmasaydı Peygamberin mezarını da yıkacaklardı. Bunlar benim uydurduğum şey değil. Bu milletin beynine Vehhabiliğin bu şeytani tevhit anlayışını soktular. Şimdi Amerika’nın Petro-dolarıyla birlikte satın aldığını Suud Krallığıyla, o çöl tilkisiyle bir olup, İslam dünyasına, hem de Amerikan’ın istediği Şii-Sünni kavgasını sokacağız, Kürt-Türk kavgasını çıkaracağız, yeni devletçikler çıkarmasına hizmet edip bunun adını da İslam’a hizmet koyacağız! Suudi kralının eliyle biz bölgeye demokrasi ve adalet getireceğiz buna kargalar güler. Bölgenin baş belası, İngilizlerin oraya diktiği o Vahhabi fitnesidir. Biz de o fitnecinin desteğiyle bölgeye demokrasi getireceğiz öyle mi?" diye soran Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz konuşmasının devamında şunları söyledi; "Ben bir şey diyorum, yanlışım varsa siz düzeltin; Ne Türk-Kürt kavgası geçerli gerekçeye sahiptir, ne Şii-Sünni kavgası, ne Alevi-Sünni kavgası bunların hepsi BOP projesini uygulamaya yönelik, Amerika projesi ve İsrail’in projesidir. Bu projeye ya doğrudan ya da dolaylı olarak hizmet edenler, Amerika ve İsrail’e hizmet etmiştir. İslam ümmetine hizmet değildir. Müslümanlığa hizmet etmek istiyorsanız bu bölgenin şifreleriyle fazlaca oynamayın. Birlik, dirlik için çalışın. Teröristlerin ekmeğine yağ sürüp, değirmenine su taşımayın. Bu bela en çok bizi mağdur edecek. Biz daha dün demiyor muyduk, teröristin, dini, ırkı, mezhebi yok diyen Özgündüz sözlerini şöyle tamamladı; yargıdan kaçanlara sığınak olmayın. Terörist başlarına sığınak olmayın. Bölücülere destek olmayın, bunun en büyük belasını biz çekeriz. Yanılıyorsam buyurun izah edin, biz onu yapalım. Ümmetin birliğini ve dirliğini korumanın gayretiyle, Allahın bize hükmettiği kardeşlik münasebetleri içerisinde yaşayalım. Bölgeyi Emperyalizme peşkeş değil, mezar edelim. Doğru olan budur ben böyle düşünüyorum. Şia da Sünni de, Türk’te, Kürt’te kardeştir. Emperyalizm ve Siyonizm bizim düşmanımızdır." diye konuştu.
Eyüp Sultan şia’ dır, İmam Ali yolunda
Kâfire karşı durdu, maharet var kolunda Allah için savaştı, (SAV) Muhammed’le kol kola İslami bir komutandır; Yüce Allah yolunda. İstediğin kadar bak; bak iyi bak ta öğren Ehl-i Beyt dostlarını, Ahmet Yesevi öğren Ali’dendir Mevlana, Hacı Bektaşi Veli Öğren Allah’ı öğren, öğren kardeşim öğren. Ebu Sufyan kâfirdi; lanet olsun köküne Kafir soyu kurusun, iblis sinmiş köküne Muaviye gasp etti, pis Yezit parçaladı Emeviler Yezit’tir, dök köküne köküne. Eyüp Sultan Camii; Eyüp Sultan’a mekân Mescidi Nebevi’den, feyz almıştı bu mekân İstanbul için nurdur; nuru Ali nurundan Eyüp Sultan kutsaldır; dua bekler bu mekân. |
HZ. ALİ İÇİN NAZİL OLMUŞ BAZI AYETLER
Kaynak:Kur'an-ı Kerim/Bakara Sûresi/Sayfa:7/Cüz:1/39. Ayet: İnkâr edenler ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte bunlar cehennemliktir. Onlar orada ebedî kalacaklardır. ﴾39﴿وَالَّذ۪ينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِاٰيَاتِنَٓا اُو۬لٰٓئِكَ اَصْحَابُ النَّارِۚ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ۟ ﴿٣٩﴾
Kaynak: Kur'an-ı Kerim/En'âm Sûresi/Sayfa:149/Cüz:8/Ayet:156-157: Kitap, yalnız bizden önceki iki topluluğa (yahudilere ve hıristiyanlara) indirildi. Biz onların okumalarından habersiz idik" demeyesiniz, yahut, "Eğer bize kitap indirilseydi biz onlardan daha çok doğru yolda olurduk" demeyesiniz, diye bu Kur'an'ı indirdik. İşte size Rabbinizden açıkça bir delil, bir hidayet ve bir rahmet geldi. Artık Allah'ın âyetlerini yalanlayan ve (insanları) onlardan çeviren kimseden daha zalim kimdir!? İnsanları âyetlerimizden alıkoymaya kalkışanları, yapmakta oldukları engellemeden dolayı azabın en kötüsü ile cezalandıracağız. ﴾156-157﴿
اَوْ تَقُولُوا لَوْ اَنَّٓا اُنْزِلَ عَلَيْنَا الْكِتَابُ لَكُنَّٓا اَهْدٰى مِنْهُمْۚ فَقَدْ جَٓاءَكُمْ بَيِّنَةٌ مِنْ رَبِّكُمْ وَهُدًى وَرَحْمَةٌۚ فَمَنْ اَظْلَمُ مِمَّنْ كَذَّبَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِ وَصَدَفَ عَنْهَاۜ سَنَجْزِي الَّذ۪ينَ يَصْدِفُونَ عَنْ اٰيَاتِنَا سُٓوءَ الْعَذَابِ بِمَا كَانُوا يَصْدِفُونَ ﴿١٥٧﴾
Kaynak: Kur’an-ı Kerim/Mâide Sûresi/Sayfa:119/Cüz:6/67. Ayet (Tebliğ Ayeti):
Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. Şüphesiz Allah, kafirler topluluğunu hidayete erdirmeyecektir. ﴾67﴿ يَٓا اَيُّهَا الرَّسُولُ بَلِّـغْ مَٓا اُنْزِلَ اِلَيْكَ مِنْ رَبِّكَۜ وَاِنْ لَمْ تَفْعَلْ فَمَا بَلَّغْتَ رِسَالَتَهُۜ وَاللّٰهُ يَعْصِمُكَ مِنَ النَّاسِۜ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْكَافِر۪ينَ ﴿٦٧﴾
Kaynak: Kur’an-ı Kerim/Mâide Sûresi/Sayfa:107/Cüz:6/3. Ayet (İkmal Ayeti):
Ölmüş hayvan, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına boğazlanan, (henüz canı çıkmamış iken) kestikleriniz hariç; boğulmuş, darbe sonucu ölmüş, yüksekten düşerek ölmüş, boynuzlanarak ölmüş ve yırtıcı hayvan tarafından parçalanmış hayvanlar ile dikili taşlar üzerinde boğazlanan hayvanlar, bir de fal oklarıyla kısmet aramanız size haram kılındı. İşte bütün bunlar fısk (Allah'a itaatten kopmak)tır. Bugün kafirler dininizden (onu yok etmekten) ümitlerini kestiler. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı seçtim. Kim şiddetli açlık durumunda zorda kalır, günaha meyletmeksizin (haram etlerden) yerse şüphesiz ki Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. ﴾3﴿حُرِّمَتْ عَلَيْكُمُ الْمَيْتَةُ وَالدَّمُ وَلَحْمُ الْخِنْز۪يرِ وَمَٓا اُهِلَّ لِغَيْرِ اللّٰهِ بِه۪ وَالْمُنْخَنِقَةُ وَالْمَوْقُوذَةُ وَالْمُتَرَدِّيَةُ وَالنَّط۪يحَةُ وَمَٓا اَكَلَ السَّبُعُ اِلَّا مَا ذَكَّيْتُمْ وَمَا ذُبِحَ عَلَى النُّصُبِ وَاَنْ تَسْتَقْسِمُوا بِالْاَزْلَامِۜ ذٰلِكُمْ فِسْقٌۜ اَلْيَوْمَ يَـئِسَ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا مِنْ د۪ينِكُمْ فَلَا تَخْشَوْهُمْ وَاخْشَوْنِۜ اَلْيَوْمَ اَكْمَلْتُ لَكُمْ د۪ينَكُمْ وَاَتْمَمْتُ عَلَيْكُمْ نِعْمَت۪ي وَرَض۪يتُ لَكُمُ الْاِسْلَامَ د۪يناًۜ فَمَنِ اضْطُرَّ ف۪ي مَخْمَصَةٍ غَيْرَ مُتَجَانِفٍ لِاِثْمٍۙ فَاِنَّ اللّٰهَ غَفُورٌ رَح۪يمٌ ﴿٣﴾
Kaynak: Kur’an-ı Kerim/Mâide Sûresi/Sayfa:117/Cüz:6/55. Ayet :
Sizin dostunuz ancak Allah'tır, Resûlüdür ve Allah'ın emirlerine boyun eğerek namazı kılan, zekâtı veren mü'minlerdir. ﴾55﴿ نَّمَا وَلِيُّكُمُ اللّٰهُ وَرَسُولُهُ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا الَّذ۪ينَ يُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكٰوةَ وَهُمْ رَاكِعُونَ ﴿٥٥﴾
KAYNAK: Kur'an-ı Kerim/ A'râf Sûresi /Sayfa:154/Cüz:8/36. Ayet:
Âyetlerimizi yalanlayanlar ve onlara uymayı kibirlerine yediremeyenlere gelince işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır. ﴾36﴿وَالَّذ۪ينَ كَذَّبُوا بِاٰيَاتِنَا وَاسْتَكْبَرُوا عَنْهَٓا اُو۬لٰٓئِكَ اَصْحَابُ النَّارِۚ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ ﴿٣٦﴾
KAYNAK: Kur'an-ı Kerim/ Bakara Sûresi/Sayfa:32/Cüz: 2/207. Ayet:
İnsanlardan öylesi de vardır ki, Allah'ın rızasını kazanmak için kendini feda eder. Allah kullarına çok şefkatlidir. ﴾207﴿وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يَشْر۪ي نَفْسَهُ ابْتِغَٓاءَ مَرْضَاتِ اللّٰهِۜ وَاللّٰهُ رَؤُ۫فٌ بِالْعِبَادِ ﴿٢٠٧﴾
Kaynak:Kur'an-ı Kerim/ Yûnus Sûresi/Sayfa:210/Cüz:11/17. Ayet: Artık, Allah'a karşı yalan uydurandan veya O'nun âyetlerini yalanlayandan daha zâlim kimdir? Şüphe yok ki (böyle) suçlular asla kurtuluşa ermezler. ﴾17﴿فَمَنْ اَظْلَمُ مِمَّنِ افْتَرٰى عَلَى اللّٰهِ كَذِباً اَوْ كَذَّبَ بِاٰيَاتِه۪ۜ اِنَّهُ لَا يُفْلِحُ الْمُجْرِمُونَ ﴿١٧﴾
KAYNAK: KUR'AN-I KERİM/Tevbe Sûresi/Sayfa:196/Cüz 10/61. Ayet: Yine onlardan peygamberi inciten ve "O (her söyleneni dinleyen) bir kulaktır" diyen kimseler de vardır. De ki: "O sizin için bir hayır kulağıdır ki Allah'a inanır, mü'minlere inanır (güvenir). İçinizden inanan kimseler için bir rahmettir. Allah'ın Resûlünü incitenler için ise elem dolu bir azap vardır." ﴾61﴿وَمِنْهُمُ الَّذ۪ينَ يُؤْذُونَ النَّبِيَّ وَيَقُولُونَ هُوَ اُذُنٌۜ قُلْ اُذُنُ خَيْرٍ لَكُمْ يُؤْمِنُ بِاللّٰهِ وَيُؤْمِنُ لِلْمُؤْمِن۪ينَ وَرَحْمَةٌ لِلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا مِنْكُمْۜ وَالَّذ۪ينَ يُؤْذُونَ رَسُولَ اللّٰهِ لَهُمْ عَذَابٌ اَل۪يمٌ ﴿٦١﴾
KERBELA'DA, HZ. MUHAMMED'İN (SAV) CİĞERPARELERİNİ KATLEDENLER (PEYGAMBERİMİZİ İNCİTENLER) VE AYETLERİ GÖRMEZDEN GELENLER CEHENNEMLİKTİR)
AYRICA DA DÖRT AYLAR İLE İLGİLİ AYETLER VAR;
KAYNAK: Kur'an-ı Kerim/ Tevbe Sûresi /Sayfa:192/Cüz:10/36 Ayet:
Şüphesiz Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısında, Allah katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylardır. İşte bu Allah'ın dosdoğru kanunudur. Öyleyse o aylarda kendinize zulmetmeyin. Fakat Allah'a ortak koşanlar sizinle nasıl topyekûn savaşıyorlarsa, siz de onlarla topyekûn savaşın. Bilin ki Allah, kendine karşı gelmekten sakınanlarla beraberdir. ﴾36﴿ اِنَّ عِدَّةَ الشُّهُورِ عِنْدَ اللّٰهِ اثْنَا عَشَرَ شَهْراً ف۪ي كِتَابِ اللّٰهِ يَوْمَ خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ مِنْهَٓا اَرْبَعَةٌ حُرُمٌۜ ذٰلِكَ الدّ۪ينُ الْقَيِّمُ فَلَا تَظْلِمُوا ف۪يهِنَّ اَنْفُسَكُمْ وَقَاتِلُوا الْمُشْرِك۪ينَ كَٓافَّةً كَمَا يُقَاتِلُونَكُمْ كَٓافَّةًۜ وَاعْلَمُٓوا اَنَّ اللّٰهَ مَعَ الْمُتَّق۪ينَ ﴿٣٦﴾
KAYNAK: Kur'an-ı Kerim/ Tevbe Sûresi /Sayfa:193/Cüz:10/37. Ayet:
Haram ayları ertelemek, ancak inkarda daha da ileri gitmektir ki bununla inkar edenler saptırılır. Allah'ın haram kıldığı ayların sayısına uygun getirip böylece Allah'ın haram kıldığını helal kılmak için Haram ayı bir yıl helâl, bir yıl haram sayıyorlar. Onların bu çirkin işleri, kendilerine süslenip güzel gösterildi. Allah inkarcı toplumu doğru yola iletmez. ﴾37﴿ اِنَّمَا النَّس۪ٓيءُ زِيَادَةٌ فِي الْكُفْرِ يُضَلُّ بِهِ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا يُحِلُّونَهُ عَاماً وَيُحَرِّمُونَهُ عَاماً لِيُوَاطِؤُ۫ا عِدَّةَ مَا حَرَّمَ اللّٰهُ فَيُحِلُّوا مَا حَرَّمَ اللّٰهُۜ زُيِّنَ لَهُمْ سُٓوءُ اَعْمَالِهِمْۜ وَاللّٰهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْكَافِر۪ينَ۟ ﴿٣٧﴾