YOKSA ARTIK BİR EVİN
--- YOKSA ARTIK BİR EVİN ---
yoksa artık bir evin. ne bir sevgilin. ne de cebinde paran. yoksa elin kolun. o zaman gördüğün yolun sonudur. yoksa elinde bir Allah rızası. inanmak istemezsin içinde bulunduğun gerçeğe. ve senin bedenin bir kefen içindedir o an. ve Allah, Peygamber dememiş ise dilin. vay senin o haline. ki artık dönüşü olmayan, pişmanlık ve azap dünyasına gelmişsindir. o an başlamıştır tatlı haramın, duymadığın ezanın sana getirdikleri. dostun olan, doymak bilmeyen nefsin bil ki zafere ulaşmıştır. senin hep yüzüne gülen. bir kadeh veya bir zina ile seni ele geçiren şeytan seni ateşin ortasında terk etmiştir. ve belki dünyayı göreceksin, senin sonsuz pişmanlık duyduğun değerler için insanların canı pahasına yarıştıklarını. unutmamalı insan ölümü. duyduğunda ezanı, abdest almalı. atmalı kalbi her camiye girdiğinde. en büyük düşmanı olmalı nefsi ki. ancak o zman kazanılır önce Allah dostluğunu, sonra Peygamber sevgisini, şefkatini. karanlık gecede parlayan bir yıldız namaz. onu kılmayan kaybeder dünyada ve ahirette yolunu. bir adım sen yaklaş, yüz adım yaklaşır elbet yaradan. geç, kapanmadan tövbe kapısından. huzura geç. Allah yoluna geç. Allah aşkına geç. dünya hoştur, bir o kadar boştur. dalması hoştur, çıkması güçtür. iyi amel ile Allah rızası ile doldurmalı çıkını. zaman durmaz dünyada, geçirmeli dua ve ibadet ile. yoktur müslümanın Allah sevgisinden başka hedefi. demeli kalp ile Allah. işte o zaman erişilir, eklenir bir halka daha saadet zincirine. yürümeli koşmalı, engelleri aşmalı, sabır ile umut ile Allah yolunda. sonsuz merhametten, şefkatten bir pay almalı. dünya malı aldatmaz, kalbinde Allah sevgisi olanı. yakmaz olur ateş mümini. her gecenin sabahinı, her canlının rızkını veren Rabbim olur elbet rıza, sabır yolundakilere. kar taneleri misali insan, ameline göre farklı, derecesi ayrı. her derece yakın olmak Allah a. yok iken dünya, yıldız, güneş, alem. bir tek rabbim vardı. ol dedi. yarattı alemi Muhammed aşkı için. doğdu bir sabah Mekke de güneş misali. hiç batmamak üzere. gül kokardı teni. güller açardı gül yüzünde. yaratmamıştı Rabbim alemlere böyle bir dost. yaratanın, Rabbimin dostu öksüz, yetim kaldı. kalbi Allah, Allah diye yandı. ümmetine kol kanat gerdi. kalbine düşen Allah sevgisi geçti gönülden gönüllere. dikenli yolları açtı. aşılmaz dağları aştı. Allah sevdası ile, Allah sevdasını gönüllere ulaştırmak için. gün geldi ulaştı kalbinde sönmeyen yangına büyük sevgiye. ümmetine bıraktı Allah sevgisini. Rabbim neylerse güzel eyler. tek hakim odur. sadece ona teslim olunulur. düşmediyse kalbine bir kere Allah sevgisi. gelmez iki cihanda iki yakan bir yere. korkmadan yürü Rabbin için, Rabbine. geçmesin haram lokma boğazından. ekmeğini paylaş mümin kardeşinle. öksüzün yetimin yanında ol ki öksüzlerin yetimlerin peygamberinin şefeatinden nasibini al. geldi geçti 124.000 peygamber. hepsi bir adım attı Muhammediye dinine doğru. her biri diler mahşerde şefeat nebiler nebisinden. üflediğinde israfil a.s surfu toplanıldığında mahşer gününde. yakmaz secde yapan kulları. söylemediyse dilin besmeleyi. sevdin ise haramı. kaçtı isen helalden. artık çaren yoktur. yoktur azaptan başka yolun. bitmez sandın dünya zevkini. unuttun ölümü. düşürmediysen küfrü dilinden. düşünmedi isen seni yaradanı. mülk emanet,beden emanet. senin olan tek şey amelin. pas tutmuş ise kalbin, inmiş ise gözüne perde. bakarsın göremezsin. duyarsın anlayamazsın. dokunursun hissedemezsin. tek çaredir Allah yolu, Muhammed (a.s) aşkı. geceleri sıcak yatapını bırakıp yapıyorsan secde. o ıssız karanlıkta dalıyorsan duaya. odur seni yücelten. bir adım daha yaklaşmış olursun Allah a (c.c) gidip görmeli mekke yi medine yi için de hissetmeli kabe yi. gerçeklere uyunulursa kazanılır, uyulmaz ise kaybedilinir. her zaman, gerçek, gerçek değildir. çoğunluğun kabulü olan gerçek dışı gerçekleri, gerçek gibi gösterir nefis. nefsin göstermediği gerçekler, hakiki gerçeklerdir. ve nefsin istediği gerçeklere uyunulur ise ahiretin güzelliklerinden mahrum kalınılır. cahiliye putları. çoğunluğun gerçeği iken islam gerçeği putları yere serdi. hakiki gerçekler ortaya çıktığı gibi kişi dünya da islam gerçeğini kabul etmez ise ahirette en büyük, eşsiz acılar ile karşılaşacaktır. Allah gerçeği bütün gerçeklerin en büyüğü, ilki ve tekidir. gerçekleri yaratan, bütün gerçekleri başlatan, kendi gerçeğinin bulunmadığı zaman olmayan tek gerçektir. ve bu gerçeğe inanmak ancak tek gerçeğe kulluk etmek ile olunulur. o değişmeyen tek gerçektir. bir yazı, ne kadar anlaşılırsa o kadar yayılır ve o kadar kalıcı olur. bir düşüncenin, fikrin, sözün veya yazının değeri, üst üste konan değerler kadardır. her insanın hayatında, bir çok yararlı bilgiye ulaşacağı dersler vardır. fakat bu dersleri alanlar sınırlıdır. bir yazı önce hayal, sonra düşünce, sonra fikir, sonra yazı olur. eğer evrensel ise kitap olur. insan kendisine yapılan kötülükleri unuttuğu kadar huzurlu olur. söylemediğin söziçinde büyür. -Muhammed GÜNGÖR- |