Kolay Değil..
Lekeli gün sabahları, yumurtanın içi sevgi dışı nefret renginde
bizim sevgimiz gecelere mapus olmuş zamanın titrettiği acılarla sallanır düşlerim gecelere dair aşk yaşamak kolay değil kolay değil uykusuzca sevmek ve nefret kolay değil hayalet bir sevgili yaşatmak kolay değil hiç birşey, ayrılıkta öyle bir derttirki, bin dermana değişmezsin değişmezsin ölümü, yaşamaya her an ağlamak istersin, lakin gülmek büyüklüktür oysaki ayrılık zaten bir çöküştür utanırsın, aşka ihanetinden başını kaldırıpta bakamazsın yaptıklarınla yaşarsın her gönülde yaptıklarınla anılırsın, bazı gönüllerde hiç silinmezsin sana seslenilir, sen duymazsın kahpe diye, güzelim diye, katil diye, dilberim diye bir ismin wardır mutlaka we sevildiğin kadar yaşarsın hayalet olsada aşka benzer her gülücük o yüzden dert dediğinde çekilir sevilir, sevilmeye mahkumdur öyle bir an gelirki, bütün kalabalıkta yalnız kalırsın kulağında bu şarkı ile en güzel duygularına gömülüp kalırsın o senin yalnızlığındır, gidenindir, kayıp olan yarım parçandır o sensindir o senin sesindir, senin tabutundur o çöküşün çığlığıdır, seni parçalayan kuraklığındır, hiç filizlenmeyen ah çekişindir geçmişe, ahh,,,,,,,,, çaresizliğinin, sirk aynalarıdır çeşit çeşit bir resime titrek bir dokunuştur yada toprağı görüşündür ölümden, sırf bu yüzden korkarsın o da ölmesin istersin yada ölsün istersin gidip baş ucuna seni seviyorum diyebilmek için gidip ayaklarında ağlamak için koynunda uyuyabilmek için sevmektirya, öldürür seni ayrılıktırya, topraktır işte başucundaki hasrettir onsuzluk, kayıp oluştur sıcaklığı, dünyadır war oluşu ölümdür yüzü, ölümdür sevmek ve dahasını bilerek yaşamak eğer sen öldüysen, o da yaşayamaz bir tek tel saç için hasret çekersin çekersin yığılmışlığını, savruluşunu seyredersin umutlarının gök yüzü kadar geniştir ayrılık, kaçacak yerin yoktur zaman aralığıdır, ufacık bir dündür hatırlayışın yüzündeki tebessüm kapılıp gidersin o ana, o zamana, o aralığa saatlerce bir yuduma muhtaç, özlersin gelişlerini her an ölecekmiş gibi son defa gitmek, koşmak istersin o gelmemiştirya, sende gidemezsin içinde kalmıştır hevesliğin, çocukluğunun şekeri tabut sancısı çekersin, nefessiz gecelerde yitirilmişliğin avucunda, ellerini özlersin kokusunu çıkartamazsın koynundan gecenin yalın çıplaklığıyla sarılırsın yastığındaki izine ve sen çekersin, oldukça canın bu hayatta çektikçe sarsılırsın we ölüm neredesin aşikar ruhun bir etiket gibi sallanır bedenimde ya sen ya toprak demekte haksızmıyım |