Hoşçakal II
ne zaman renkli bir resim çizmeye koyulsam
ellerinle onu silmeye kalkardın düş kurmaya gelmezdin değerde vermezdin hatıralara nasıl ki bir çırpıda sırtını döndüysen tüm yaşanmışlıklara oysa gözlerinin kıyılarına çoktan demirlemiştim şimdi yeni yeni ufuklara açılmamı bekleme benden zar zor yerleşebilmişken... hadi bir kehanette bulunalım benim için Yusuf diz çökmemişti değil mi Züleyha’ya belki ben onlarca kez diz çöktüm sana Tanrı büyüklük gösterecektir elbet buna sözüm yok yalnız bu kadar naletlenmişken bir insan hangi yüzle bir başka sevgiliye el açabilir ki bak bu alışkanlıkta yapabilirdi her ne kadar kötü bir şey gibi duruyorsa da dur ben bir kehanette bulunayım orta çağı aratmamalı bana verilecek ceza ilkin çarmıha gerilmeliydim ta ki elde avuçta hiç bir düş kalmayıncaya dek sonra gözlerim, sonra sana dair ne var ise artık nasıl ki veba’yı yahudilerin boynuna doladıysalar farzedin ki bütün ihanetlerin başlangıcı benim yalnız, birini terk etmeye yeltendiğinizde mümkünse elinizi şeyinizden çok göğsünüze götürün ki zaten mutluluğun elle tutulur bir yanı yok |
ellerinle onu silmeye kalkardın
düş kurmaya gelmezdin
değerde vermezdin hatıralara
nasıl ki bir çırpıda sırtını döndüysen tüm yaşanmışlıklara
oysa gözlerinin kıyılarına çoktan demirlemiştim
şimdi yeni yeni ufuklara açılmamı bekleme benden
güzeldi vesselam kutluyorum yazan kalemi saygılar