Uykum Aralanır
Sensizlik kulunçlarıyla kıvranırken gece,
Gam ve hülyayla karılı uykum aralanır. Gökte ay yorgun, solgun yıldızlar sıralanır; İzbe karanlık beni avutmuyor sadece, Mülteci ağıtlarla yürekler paralanır. Sensizlik kulunçlarıyla kıvranırken gece, Gam ve hülyayla karılı uykum aralanır. Bende gönül harı, sınırda Nemrut ateşi, Bomba sağanağında mazlumlar yaralanır. Yumruklar sıkılır, ham düzenler karalanır; Kızıl bir fecre göz kırpıyor umut güneşi, Gün geçtikçe şaşar f/esat, tırsar pirelenir(!) Bende gönül harı, sınırda Nemrut ateşi, Bomba sağanağında mazlumlar yaralanır. Baykuşlar acı acı öttükçe çadır kentte, Hasret asit gibi yakar, peçeler ıslanır. Acılar tavan yapar Keldağı’na yaslanır; Terasta uykusuz, divaneyim şu saatte, Gözlerinden uzakta, yürek nasıl uslanır? Baykuşlar acı acı öttükçe çadır kentte, Hasret asit gibi yakar, peçeler ıslanır. Bu loş vadide vuslat gülleri açacaktır, Yağmur düşmeden önce gökyüzü hep puslanır. Sekineler iner, yoz düşünceler paslanır; Sevda güvercinleri özgürce uçacaktır, Muştulu günler, taze umutlarla beslenir. Bu loş vadide vuslat gülleri açacaktır, Yağmur düşmeden önce gökyüzü hep puslanır. 12.07.2012 Muhittin Alaca Hatay/Yayladağı ilçesinde, Suriyedeki zulümden kaçıp ülkemize sığınan Müslüman kardeşlerimizin kaldığı çadır kente yakın oturan biri olarak, hissettiklerimi kendi ruh halimle birleştirince ortaya bu şiir çıktı. |
Ne güzel bir şiir böyle,yürek sesini hissettim yüreğimde,kalemi ağlıyor harika bir şiir yüreğinize sağlık,kaleminiz daim olsun, Tüm güzellikler sizi bulsun üzülmeyin mutlu olun her daim.
Saygı ve selamlar
Bilal YILMAZ