gülüşünle gülpembe ürperen dorukların dal uçları açıyor uykusunu alan gecenin örtüsünü dingin uzak dağlardan esen yellerin tenimde gezinen serinliği aşkla dokunuyor düşüme ellerin...
gümbür gümbür aşk yağıyor doğaya kuşlar kanat açıyor ışıklar göçüyor dağlardan ovaya ısındıkça toprak ben sana susuyorum...
açlığınla uyanınca her sabah böcekkapan çiçek gibi bekliyor yüreğim pusuda...
gel gör ki gülüm düşe vakit yok sokaklarda kol geziyor dayanmış kapıya kapkara ölüm; azgın köpek kesilmiş geçirmiş dişlerini tenime feodal zulüm!
yanmakla donmak arası nefes nefese boğucu duman sıvanıyor zifir zindan içimize yeni yangınlarla çağımızın yüzkarası...
diren aşk ile dal uçlarında yürürken özsular çiçeklenmeli yalınkılıç kınından engine uzayan mavi zambak, özgürlük türküleriyle halay çekerken seher yelinde dağlarda gelincikler...
çağımızın vebası; kara ölüm emperyalist feodal zulüm kan sızıyor ten ten yangılı kabarcıklar!
sen ki tomurcuk pembe gülümsün her sabah ’gül parmaklı şafaktan’ yeni umutlarla doğarsın, önce dağların doruklarına uzatırsın ellerini, geceyi gündüze boğarsın dürersin aşkla karanlığın defterini...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
YALINKILIÇ MAVİ ZAMBAK şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
YALINKILIÇ MAVİ ZAMBAK şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
yanmakla donmak arası nefes nefese boğucu duman sıvanıyor zifir zindan içimize yeni yangınlarla çağımızın yüzkarası...
diren aşk ile dal uçlarında yürürken özsular çiçeklenmeli yalınkılıç kınından engine uzayan mavi zambak, özgürlük türküleriyle halay çekerken seher yelinde dağlarda gelincikler...
çağımızın vebası; kara ölüm emperyalist feodal zulüm kan sızıyor ten ten yangılı kabarcıklar!
sen ki tomurcuk pembe gülümsün her sabah ’gül parmaklı şafaktan’ yeni umutlarla doğarsın, önce dağların doruklarına uzatırsın ellerini, geceyi gündüze boğarsın dürersin aşkla karanlığın defterini...
Şaban AKTAŞ 20.06.2012 - 07.54
Kaleme gönüle ve yüreğe sağlık üstadım Güzel bir eserdi beğenerek okudum Kutlarımyüreği ve kalemi üstadım Saygılar selamlar
nefes nefese boğucu duman
sıvanıyor zifir zindan içimize
yeni yangınlarla
çağımızın yüzkarası...
diren aşk ile
dal uçlarında yürürken özsular
çiçeklenmeli yalınkılıç kınından
engine uzayan mavi zambak,
özgürlük türküleriyle
halay çekerken seher yelinde
dağlarda gelincikler...
çağımızın vebası;
kara ölüm
emperyalist feodal zulüm
kan sızıyor
ten ten yangılı kabarcıklar!
sen ki tomurcuk pembe gülümsün
her sabah ’gül parmaklı şafaktan’
yeni umutlarla doğarsın,
önce dağların
doruklarına uzatırsın ellerini,
geceyi gündüze boğarsın
dürersin aşkla karanlığın defterini...
Şaban AKTAŞ
20.06.2012 - 07.54
Kaleme gönüle ve yüreğe sağlık üstadım
Güzel bir eserdi beğenerek okudum
Kutlarımyüreği ve kalemi üstadım
Saygılar selamlar