Ölmeden Bana Bildiğin Bir Şeyi Öğretir Misin?
Son günlerde hep ölümü düşünür oldum...
Başka bir hayat var mı bundan sonra; yoksa o gömüldüğümüz toprak bizi alıp küle mi çevirecek? Ne olacak ben ölünce? Benden önce ölenlere ne oldu? Peki gerçekten iyiler ve kötüler sonunda ayrılacak mı birbirinden? Uğradığım haksızlıklar; yaşayamadığım mutluluklar ödenecek mi? Kaybettiğim zamanı kim geri verecek; sevdiğim adamı kim verecek bana geri? Adalet gerçekten var mı? O kör olasıca adalet o gün toprağın altında verecek mi bana tüm kaybettiklerimi? Biliyor musun aslında hiç sanmıyorum... Onca acıdan terkedilişten sonra geri verilse de tüm yaşayamadıklarım artık bir anlamı kalmayacak. Çocukluğumu veremeyecek kimse yeniden...Küçücük ellerimi, damarlarımda akan kanın sahibi hiç tutamayacak. Baba benim damarımda akan kanım; üzgünüm ama söylemek zorundayım, yaşadığım ve engel olamadığım tek pişmanlığımsın... Nefret bile etmeyi beceremediğim nefretimsin. Baba sen benim hiç yaşayamadığım çocukluğumsun, yaşatamadığın çocukluğum... Elinde binlerce fırsat varken iki elinle birden ittiğin çocukluğumu bana geri verebilir misin? Tek bir ricam var senden; eğer bir yolunu bulup getirirsen çocukluğumu geri, o hiç oturmadığın tahterevallinin bir ucuna da sen oturur musun? Sallancakta sallanmayı bana sen öğretir misin? Şu Allah’ın cezası dünyada ölmeden bana bildiğin bir şeyi öğretir misin? |