Tarihçe
önce hain bir uykunun sevimsiz sabahı
gibi sıradan mahmur, aynı sabahın ilk sıcak çayı gibi ferah bir karşılaşma... -Merhaba! sonra güzel ve en sıcak gülüşmelerin ev sahibi bir yüz... -Görüşürüz! derken sanki elin elimde kem gözlere keder dünya güzeli sohbetler -Ara beni! ardından derimizin altına sızan hani katiyen rakı içme mecburiyeti çağrıştıran bir korku ki -Eyvah! ve şimdi kalbimi karanlıklarda hançerleyen aklımı başımdan eyleyen çok uzun yollarda hiç uykulu otobüs saatleri gibi acıtan kanatan yani korktuğumuz yani başımıza gelen büyüdükçe büyüleyen aşk... -Seni seviyorum! şimdi sen kalbimin közünde kıvılcım kıvamında ağrıyan... |