GÜZ ERKEN GELDİ
Güz erken geldi,sen gelmedin
gelecektin,ben sigarayı bırakacaktım nikotin bantları yerine yağmuru akıtacaktım damarlarıma Bir de intiharını ihtiyarlığımın Gençliğimin geçmiş baharlarını bir de... Çocuklar körebe oynamak için yağmurla gülüşleriyle donatacaklardı sokakları kanatları gümüşten bir serçe çocukların körebesi olacaktı Ben uçurtması olacaktım serçelerin Memelerinin billurdan gökkuşağı gecelerimi kuşatacaktı alnından öpecektim karanlığın senin uzundan da uzun çığlığından kirpiklerinin karasına sinmiş kokundan ve korkundan bir de... Ah! sana dokunmanın yangını zemheride buza kesmiş sular misali sana yorganı olmanın sevdanın yak ucundan saçının en ince teline öpmenin,öpüşmenin,koklaşmanın dudaklarıyla öpecektim seni Rüzgarın kollarıyla saracaktım bedenime dar gelen bedenini... Sen gelmedin,güz erken geldi gölgem pencere önlerinden ara sokaklarına düştü karasevdanın Kalbim hüzün ve kedere... Gelişini bekliyorum şimdi gidişini özlediğim gibi... Kara kuytusunda sevişmenin şehvetiyle emziresin diye beni kara urganıyla boğasın diye beni kara karanlığında unutasın diye beni Güz erken geldi,sen gelmedin. |