Sahranın Ateşi
Kavurur sahranın ateşi mücrim gönülleri
Ağıt yakar bu azaba her kum tanesi Kin tutar zalim güneş kopan çığlığa inat Bedevinin imtihanı olsa gerek susuzluk çilesi Beddua ile gelmiş garip sahra bu günlere Bu ateşin nedeni sevdiği gelmedi diye Bedeviden çıkar acısını gonca gülü nerde Sahra aşık olmuş güllerin efendisine Tek göz yaşın yeter sahranın ateşine Dur! Sen ağlama canımız feda tek gülüşüne Kurak kalplerin sultanı ey Muhammed Nebi (s.a.v) Ne sahralar kaynıyor sensizliğin izinde Garip gönül ferman ister varmak için ravzana Ağlayarak yüz sürmek bastığın her toprağa Sensiz ışık vermez güneş şu zavallı mehtaba Ne olur güneşim ol çıkar beni aydınlığa |