Kırkıncı Yılımız
Hepimiz kırk yıl önce doğduk,
kırk yıl önce sabahleyin kırk yıl önce gün ışırken Bedreddin’in İznik Gölü’nde çamlı bellerinden birinde Köroğlu’nun ve Sibirya’dan, esirlikten dönen Bolşevik Osman pusuya düşürürken Urfa yolunda seher vakti Fıransızı. Hepimiz kırk yaşındayız yirmisine basanımız da altmışını geçenimiz de atılıp ölenimiz de İstanbul’da Müdüriyet penceresinden. Bu kırkıncı yılımızda ne bir ormanız ne şose boyunda tek tük kavak ağacı bir tarlayız tohumu saçılmış. Hepimiz kırkına bastık bu sabah hapiste yatanımız, işyerindekilerimiz, muhacirimiz. Hepimiz kırkına bastık bu sabah. Yoldaşlar yeni yeni yıllara! |