Susmayacağım...!
Susmak…
En nefret ettiğim kelime… Nasıl hâkim olayım dilime, Hislerim tercüman olup halime Komut vermiş yazsın diye kaleme Kalem almış sazı eline, yazdıkça yazıyor Duyguları, mısralara satır satır dokuyor Ben yazdıkça, birileri okuyor, Ağlıyorlar... Feryatları yürekleri yakıyor...! Diyorlar ki bazıları, böyle dertli, kederli yazma Yıpratma zaten depresif olan insanları, ağlatma Okunsa da yazdıkların, doğru olsa da anlatma Altı çizili kalın harflerle, zihinlerine acıyı kazma Dostların arsızlığı, Aşkların vefasızlığıyla Yürekleri dağlatma…! Yapma… Yazma aşkın hüznünü, Hasretliği, kavuşamamayı, sevip de acı çekenleri, Susuzluktan kuruyan, alev alev yanan tenleri Tekrar tekrar hatırlatma…! Aytenleri, Gültenleri, Nurtenleri… Solmamış çiçekleri yıpratma…! Yazma ihanetleri, Yapma…! Ve… Yazacaksan yaz Aşkın öteki yüzünü, Mutlu sonla biten sevdaları yaz diyorlar, Soruyorum; Bilen var mı…? Bilmiyorlar. Yaşayan gören yok diyorlar, Olmayan şeyi benden nasıl yazmamı istiyorlar…! Aslında kaçıyorlar ve kendilerini kandırıyorlar. Susmam… Yazacağım, anlatacağım, Hatta bağırıp haykıracağım. Üstüne üstüne gideceğim korkularımın Çelik gibi sinirle, pervasız ruh halimle, kendi cesaretim de, Özlerini bulmalarını sağlayacağım okurlarımın. Yok, hayır susmayacağım, Susmam… Sustukça, içimdeki çocuğun yüreği nasır bağlıyor… Sustukça her defasın da, ağladı ağlayacak…! Sustukça, hüzünlerimin hecelerindeki notalar ağlıyor, Ben susarsam, nağmeler çocuk olup haykıracak. Ve… Susarsam… Suskunluğum hüzün şiirlerimin çığlığı olacak…! Tolga Aras 15.03.2012 |
gönülde şakıyan bülbül en çok kağıda kaleme,KELAM yükler.. : ) tebriklerimle
bence siz susun, kaleminiz konuşsun.