Garip Şiir
Görebilirsen suyu,
Saf haliyle inerken, Ya da çıkarken... Karışmadan toprağa, Bürünmeden, Tat denilen hale... O zaman anla ki Öylece saftık Zamanın ötesinde Bilgiye karışmadan Ezel denilen hal ile! Ama ne garip ki Göremediği halde Gördüm diye kim Her ne söylediyse bile… Gördüğü ancak kendisi Söylediği de, Parmak izi sayısınca Zandaki saflığın hikayesi Oysa saf değilmişim Bilgiyle bulanmış ben‘de Suyun saflığı Bozulmuş bildikleriyle Ben diye söyledikleriyle Saf olmadıkça bakan Nasıl saf kalır ki bakılan Oysa bakılanı bulandıran Bakanın gözündeki duman Var kaldıkça benlikte Saf olmak bile perde Kelimeler, fikirler.. Anlamak başka perde Çabalamak gayretle, Perde içinde perde Alınan yol benlikle Düşmekmiş böyle derde Çaresiz kalırda akıl Anlarsa eğer İdrakin kendisi Perde imiş meğer İşte şimdi burda Çıkışı olmaya yerde İmdat derse bu derde AN’a kavuşur Zıtların birleştiği Zamanın olmadığı yerde Aklı icat eden O yokluk, Bunları var kılan da O akıl Susmanın yeri şimdi Yağanın saflığı Bilgiye bulaşmadan YOK olmanın yeri şimdi O AN‘ın gizli olduğu Ve sadece şimdinin kaldığı Ve bütün benlerin de O BEN de YOK olduğu Susmanın yeri şimdi… Almuti |
Görün Salih bihemtayı ,
Gezerken kûhi sahrayı ,
Gönül buldu Dilara'yı ,
Bu kavgayı neder ya hu !.. buyurduğu gibi .
Kavgamızın bitmesi dileklerimiz ve en kalbi saygılarımla efendim !..
Susmanın yeri şimdi ... Öyle hoştu ki !..