HOROZDAN KORKAN OĞLAN
Kapı çalındığında ben belki uyumuşum
Belki azıcık bahçe dikiyorum bir saksıya Şimdi yaz bahar ayı, kim kime kanıksıya Evet, evliyim bir çocukluyum Hayınlığı debreşti miydi bu kedinin Çolak bir pençe içimi tırmalıyor Elimi cebime sokuyorum, batıyor Ucu, paslı bir iğnenin Kardeşim, tavanda bile o sinsi ayakları Hırsızlama bir duyarlık soluğumu kesen Gök bile kuşladı ama hanimiş sen Yoldukça üredi şeytan tırnakları Hani İstanbul’u bu evin, hani zurnabalığı Üç pencere ölüsünde bir daracık Üsküdar O babacan acıkmıya varıyorum daradar Sofrada bir tutam çamurlu hindibalığı Saframı kabartan birşey var kapı zilinde Tam o kez yumurtluyor gözümün sinekleri Hele o ham salılar, o haziran kökleri Büyümüş gibi kendi dizidibinde Ömründe hiç insan görmedi mi ne Nedir o kuyulara iğliği, damlara tırmanığı Kanamış ibiğinden oğlanların ürktüğü Horozlar eşiniyor zincirleme Merdivene çömel de bak, cumbaya uzan Gün battı çivileme Sen açarsın kapıyı, daha gelmedi dersin Yalan mı, her ikindi uğramam eve |