SORULARLA
İşte yine kapıldım
O can sıkıntısına; İçimde bir tozlu Sarnıç boşluğu, Gitmekle kalmak Arasında karasız Yürüdüm kederle Dağlara doğru. Yüzlerce soru Vardı aklımda, Kulaklarımda Bir garip uğultu Ölümü kullanamazdım; Bir yerlerde Bilmediğim birilerine Belki ayıp olurdu. Belki de hiç Ummadığım Sevgisi tarazlı biri; Koparıp bana ilişik Umudunu Bir kitabın arasında Yamyassı Kuruturdu Bir gazetenin Ölüm ilanlarında Okuyup adımı, Öfkeye dönüştürürdü Sandık kokulu Hüznünü Ve ölümü inatla, Yok yere savunurdu. Ben bunca yıl Bunca insan tanıdım Yüreği zehir dolu; Yine de insanlardan Kesmedim umudu. İnsan dedim Yekindim; Paylaştım varı yoğu. Ben neden Dudaklarının arasında İğneler tutan Bir terzi suskunluğunu Prova ediyorum Şimdi bu yol boyu Kederle yürürken Dağlara doğru? Neden kedi seven Bir insan Olduğumu Biliyorum da Kedisiz ve sevgisiz Getiriyorum Yaşadığım günlerin Yaprak döken sonunu? Cevapsız sorunun Boynu büküktür, Hemen anlar Yetim olduğunu. Ben neden hala Duyuyorum avucumda Bir çocuk elinin Sızlayan boşluğunu? Hipodromda yatıp Kalkan bir adamın Ölü bulunduğunu Yazdı gazeteler Geçenlerde Haber olarak. Tokatlıymış Ya da Çorumlu. Bıraktığı nottan Öğrenilmiş Son isteğinin Ölürse terminale Götürülmek olduğu. Hipodromda yatıp Kalkan bir adam Kimin umuru! Acılarla sorularla Tiftikledim Bunca insanın Mutsuzluğunu. Düşündüm kendi sonumu. Hayrettir; İçim içime Nasıl da sığıyordu! Oysa ben kaç yıldır Kaç acı eskittim Unuttum Kaç ölüm gördüğümü. Bir omzumun Alçaklığı ondandır; Taşıdım kaç kişinin Kanayan tabutunu. Yıllar önce Ölümü seçen sevgilim Bunca sevgisizlik içinde İyi biliyordu Yetmeyeceğini İki kişinin birbirine. Bu yüzden döşeğinde Ölümle buluştu. Gömdük onu geçiştirip Polis sorgusunu. Onunla birlikte Neleri gömdük; Bir akşam içkisinin Coşkusunu, Sevincimizi gömdük Kürek dolusu Yüzlerce soru Vardı aklımda, Kulaklarımda Bir garip uğultu Ölümü kullanamazdım; Biryerlerde Birilerine Mutlaka ayıp olurdu. Dostlardan uzakta Bir bozgun akşamında Gerisingeri Dönerken kasabaya; Baktım gökyüzü Birden yıldızla doldu. Akşamın serinliği Alnıma vuruyordu... |