Kaçımız
kaçımız ölür bu şehirle
yarı yavan aç tok kaçımız kaçımız.... hasret ekili bedenlerle; yüze yüz sürmeden helalleşmeden gardaşla, ataya topraktan toprak olur kaçımız kaçımız...... ölür bu şehirlen yitik sevdalarıylan dertli başlarıylan kulluklarıylan, sevabıylan,...... emanet dünyalarıylan kaçımız kaçımız isyanlarıylan fukaralığıylan babadan kalma yatıylan umuduylan hevesiylen kaçımız doğar bu şehirle kaçımız şehit kaçımız gazi kaçımız kaçımız..... ölür bu şehirlen çalkantılı aşklarından toprağa gömülür kaçar kaçımız gördüğü kendinden bir vakti gecenin berrak kıyısına aksinden aksine uçar okyanuslarda; Yunus mavi gözlerlen nikahlanır kaçımız ölür bu yavan şehirlen kaçımız hasret ekili topraktan toprak kokar....... |