Umutlarım Vardı Duvağı Hiç Açılmamış" Kanayan yarana merhem, Karanlığına ışık olamadığım için affet " Orta Anadolu’ da yaz ortasında geçiştiren yağmurlar gibi Geçiştirildi kır düğünü özlemlerim. Yetimhane çocuklarının sevinçleri gibi yavandı dudak kenarlarım. Yaşadığım iklim gibi karasal ve kuraktı gülüşlerim. İç kanamalarım vardı gece sancılanıp, Gündüzleri tok karnına unutulan. Dizlerimin üstüne düşmelerim vardı çocukluktan kalma, Hep körpe ve hep sargısız. Umutlarım vardı, duvağı hiç açılmamış. Bir de gözlerimin içinde saklı nikahsız mutluluklarım. Beyaz atletine çatal iğne ile tutuşturulmuş Muskalı çocukluğum hiç büyümedi. Kasabam, Hiçbir rüyasından ellerinde şiir kitaplarıyla koşuşan çocuklarla uyanmadı. Hep yeşil demir kapıya vurdu yavan düşlerim. Çiceklerim, hep saksılara kök verdi. Hep pencere önüydü en fazla hasretlikleri. ----- Farkındayım; zaman aleyhte. Şarkılar, hep aynı notada eksik. Makamlar hep hüzzam. Kavuşmalarımız kavuşmalara tehirli. Göz göze uykularımız, yine hasrete firari. Bir şiir tuttu bizi. Ayrılık, hep aynı makamda öksüz. Alınan her bilet, zamansızlığımıza bin şahit. Ahizedeki her söz, ayrılığa yeminli. Ne kapı ardında bir ayak izi. Ne de ahizenin diğer ucunda ılık bir ses. Gökyüzü artık uçurtmasız. Toprak, artık bilyesiz. Bir üşümek yanıyor ateşin tok zamanında. Kalem, hep aynı kafiyede yetim. Kağıt, yara bere içinde. Saatler, sevdaya geç, Ölüme erken. " Düş’tüm / öldüm. Gömün beni bir gül bahçesine. " 4 Mayıs 2012 23.12 İsmail Sarıgene |
Ne de ahizenin diğer ucunda ılık bir ses.
Gökyüzü artık uçurtmasız.
Toprak, artık bilyesiz.*
teşekkür ederim şiir..
tebriğim saygı dua ile...