BAŞKASINDAN SORMA DİYE
Tenim güllere nispet, miski amber kokuyor
Çiçek açtı dallarım, hazana durma diye Gözlerim gözlerinin hep içine bakıyor Soldurma allarımı, boynumu burma diye Sen istersen taş kalbi ALLAH tekrar kanatır Hüzünlere gark olma, sinene vurma diye Güneşe perde çeker, karanlığı donatır Gündüzün hesabını geceden sorma diye Sevgim öyle büyük ki, buzulları yandırır Bensiz yarınlar için hayaller kurma diye Kâinata hükmeder, devri terse döndürür Gül içine gizlenmiş, dikeni derme diye Tarih tekerrür etti; sen Ferhat’sın, ben Şirin Dağları düz ederim, kendini yorma diye Aura oldum sana, düşünme derin derin Seven yüreğimize, duvarlar örme diye Onay verdi Allah’ım, tutuştu ellerimiz Bakışlar kilitlendi, başkasın görme diye Sanki bülbüle döndü, lâl olan dillerimiz Dudaklar bal damlattı, acıyı sürme diye |