GÜNEŞ'E AĞLADIM BİR KEZ DAHA...
Güneş’e ağladım bir kez daha,
Yakmasın beni kara düşler, Hani aydın olacaktı, Tüm isyanlar, Hani çıkarına yaşanmayacaktı her şey, İnsan taşar taşar gönüller bir ola, Sırtında varsa bir o kadar yük, Yormazlar seni fesatlar, Çıkagelirde ansızın kaçıverir haydutlar. Kim demiş örtünecek gerçekler, Bir o kadar da mahşer var, Yanılmasın ardı ardına gelen düşler.... Güneş’e ağladım bir kez daha, Lambadan kaçan kelebeğin inlemesi gibi. Bak insanlar bölünmüş kapılmış deryaya, Yüzen varsa sayki yarın olmayacak, Anlasın toprak güne üşüyerek, Anlasın dünya kaçın kaçıdır ertesi ahir zaman, Varoldu ya okyanus daldı bir kere dipte yanan ışığa, Sökülmedi azrail can aldı gitti ya, Peygamber sözün ola,gelen vahiy, Kuşkular yok etmesin seni, Yarın yarın dan da yakın... Güneş’e ağladım bir kez daha, Bak ufukta bekliyor seni zaman, Tuttunmu bir kez ellerinle hayalleri, Göç etmedi mi insan haince kurulan tuzaktan, Ötelerden çağırır bir ses, Gel neolursan ol,yine gel, Mevlana’m düş gördüm sana, İçinde bir ben var,ben den içeri, Yunus’un çileye ağıt yakmadığı zaman ,Taptuk Emre.. Kırk yıl odun taşırım ben bu cana, Kim kime mihnet eylemiş,şimdin zaman, Ahir inanç kılmasın seni kötü insan... Seven olursa insan görecek güne güzel, Didar-ı efkar olmadı sana bak kini düşman, Sen seni bil,bil ki karşındaki bilsin seni, Yıkmasın seni hayaller, Güneş’te yakmasın seni... |