ADRESSİZ MEKTUP,,,
Sahipsız mektup gibiyim,
Yazılmış zarfın içerisine konmuşum, Adres yazılmamış, Zarfın üzeri boş, Kime gideceği bilinmeyen, O yuzden sahibi olmayan, Gerisin geriye de gönderilmesinin mümkünü bulunmayan, İki arada bir derede kalmış haldeyim...! Şu koskoca yirmi milyon nüfuslu istanbulda, Yalnızlık içinde yalnızlık çekiyorum, İşte tamda o vaziyeteyim,, İşte o şekil,, Bomboşum...! Gecelerin kör karanlıkları gündüzüm oldu, Üsküdarın kuytu sokakları, arşın arşın karışladığım, Yalnızlığıma arkadaşım oldu benim,, Neyi ölçüp biçiyorum bilemedim...! Neyi arıyorum boş yere bulamadım, Yine öyle bir akşam işte,dünkünden hiç bir farkı olmayan,, Vakit yine çok geç Sicim gibi yağmur yağıyor, İliklerimi ıslatıyor, Acı gözyşalarımı,tatlı yağmur suyu ile karıştırıyor... Dertlerimi çaresizliğimi harman yapıyor, Şu koskoca yirmi milyon nüfuslu istanbulda,, Yalnızlık içinde yalnızlık çekiyorum,, İşte tam da o vaziyetteyim. İşte o şekil, Bomboşum...! Nereye gideceğim,kime gideceğim nereye kadar yürüyeceğim,, Belli değil.. Ben içmeye tövbeliyim,,sanmayınki sarhoşum,, Çekip götürüyor beni ayaklarım oradan oraya, Sürüklenip duruyorum, Savrulup yalpalıyorum... Yönüm belli değil,nereye sürükleneceğim,, Dedim ya işte, Sahipsiz adresi belli olmayan mektup gibiyim... Şu koskoca yirmi milyon nüfuslu istanbulda, Yalnızlık içinde yalnızlık çekiyorum,, İşte o vaziyetteyim, İşte o sekil, Bomboşum...! Gece iki ağızlı hançer gibi,, Bir yanı keskin bir yanı paslı,, Ucu iğne gibi sivrice,, Gülüm...! senin en son söylediğin söz gibiyim,, Yazmıştın ya; "bir sen aklıma düşünce ağlarım",,diye,, Senin gibi bir yanım gülmüyor,, Sağ yanımda sol yanımla için için usul usul kanıyor sadece,, Ruhumu yokluğun kemiriyor,, İliklerimi kurutuyor, Farkediyorum gecenin kör karanlığında,, Tenimi anbe an sarartıyor,, Sensiz her anım beni ölüme bir adım daha yaklaştırıyor...! İşte öyle yaşayan ölü bir haldeyim, Şu koskoca yirmi milyon nüfuslu İstanbulda, Yalnızlık içinde yalnızlık çekiyorum, İşte tamda o vaziyetteyim, İşte o şekil,, Bomboşum..! Dokuz köyden kovulmuş gibiyim, Ne sekizinci köye dönebildim, Ne onuncu köyü mesken tutabildim. Arkam sıra baktım,önüm sıra aradım,, Sığınacak bir mekân bulamadım,, Şu koskoca yirmi milyonluk istanbulda..! Öksüz bir çocuk,nasıl sevgiye şefkate, Nasıl bir zerresine muhtaçsa,, Bende sana muhtacım,, seni arıyorum boş kaldırımlarda, Dedim ya,, Şu kokoca yirmi milyon nüfuslu istanbulda,, Yalnızlık içinde yalnızlık çekiyorum, İşte tamda o vaziyetteyim,, İşte o şekil,, Bomboşum..! 14 Nisan 2012 03.24 Üsküdar/İstanbul |