YOLCU
Bir ummandır,yol alıyorum hayli zamandır.
Yüküm ağır,umudu,acıyı,kirlenmiş hayatları taşıyorum Rotamı hiçliğe çevirmişim çaresizce dümendeyim Önüm ,arkam,sağım,solum uzaklar.. ışıklarda fırtınalarla deli dalgalarla kucaklaşıyorum amansızca, karanlıklarda ay ışığı sevişiyor benimle umarsızca,hayasızca. Ardıma bakıyorum yaşanmışlıklar bir dünya, Önümde ise sadece maviliğini sırlara gömmüş uzaklar, Ne idim ,ne yaşadım,yada gerçekten yaşadımmı ısrarla dönen bu çarkta Çarkın her dişlisinde bir başka kanadı tenim,ruhum bir başka çıktı bedenimden teraaar tekraaar. Ne sırlar taşıdı bu benliğim bu acuni firarda, Diyemediğim,demeyi istediğim ne figanlar bağrıdı solmuş dudaklarımda, Uyku diye kapattığım kör gözlerimde, Ne kirli,kahpe rüyalar örttü uykularımın üzerini utanmadan Darılma sakın ey ömrüm Sana değil bunca sitemim figanım, Seni adam gibi yaşamayan yaşatmayan yalancı suretlere. Ummaaan ,bitmeyeceksin sen,kıyındaki ufak dalgalara basamayacak ayaklarım, Sırlarımı sana döktüm ,bak seende sakinledin,dalgalarını,boranlarını koynuna çektin Sen bile anladın ya bu biçare yolcuyu, Bliyorum atıversem kendimi senin kollarına bırakmazsın birdaha asla Öyle sararsınki bu bu canı,kaybolurum,yiterim, Yok oldu sansınlar zararı yok, Güneş kızdırdığı zaman seni Buhar oluverir, bedensiz yağarım ben uzaklardaki sevdiklerimin üzerine Varsın bilmesinler benliğimi Damlalarım hasretlerine yağar Kirlenmiş hayasızların,üzerine sağanak olur akıtırıım belki azda olsa kara günahlarını, Belki başka hayatlarda,gelirim seninle hesaplaşmaya Beni içine sığdıramadın ya,canın sağolsun dünya |