Pencere Kenarı...
bir zamanlar çocuktuk
pencere kenarından seyrederdik yağmurun yağışını şimşekler çakar gök gürlerdi pencereye vuran yağmur damlaları gök gürledikçe daha da artardı salonda yanan sobanın sıcaklığı camları buharlaştırırdı ozaman çocuktuk korkuyorduk nerden bile bilirdim’ki O günleri hasretle anacağımı ve büyüdüm yağmuru yine pencere kenarından izliyorum ama bu sefer kalbimde bir sevgi büyüterek şimşekler ve gök gürültüsü artık korkutmuyor ayrı bir acı ve üzüntü veriyor, burukluk işliyor içime sensizlik terk edilmiş orman karanlığı gibi rüzgarın ağaçları sağa sola savrulması gibi çoşkuyla akan ırmakların sessizliğe bürünmesi gibi sensizlik pencere kenarında bir umutla dönüşünü beklemek gibi sensizlik beni sürgüne vurdu sevgilim mecnun gibi olamasam’da sensiz kalan bu bedenimi ve kalbimi dağa taşa savurdum sevgilim bazen umutlar tükenir tutunacak bir el kalbi ısıtacak ufak bir tebessüm istiyor bu kalbim sen gittin gideli ben pencere kenarın da geceyi gündüzü karıştırdım sevgili... yazan : Samet Karaoğlu |
tutunacak bir el
kalbi ısıtacak ufak bir tebessüm
istiyor bu kalbim
sen gittin gideli
ben pencere kenarın da
geceyi gündüzü karıştırdım sevgili...
İMGELERİ ŞİİRİNİZDE DANS ETTİRMİŞSİNİZ.MISRALAR OKUYUCUNUN GÖNLÜNDE COŞKU YARATIYOR.KUTLARIM.PUANIM TAM.SELAMLAR.BENDE PENCERE KENARINDAN YAĞMURU SEYRETMEYİ ÇOK SEVERİM.BOL ŞANS
Deha, sabrın bir başka çeşididir . (Buffon )