YAŞLANMIŞIM
Sevdayı hiç tatmadım aşk nedir bilemedim
Nisan yağmurlarında sadece ıslanmışım, Hüzün içime akmış için, için ağladım, Ben çilekeş tahtında hasretle uslanmışım. Kapanmış sevda kapım gönül hanem boş kalmış, Güller açmadan solmuş bağıma baykuş dalmış, Kış tufan geçmiş ömrüm yerini seller almış, Ben güneşsiz dünyamda meğerse paslanmışım. Neyle mişim ömrüme takmışım siyah tülü, Ben sahra çöllerinde eller koklamış gülü, Çöllerde serap olmuş şu kalbimin ödülü, Hicran okyanusunda nefretle puslanmışım. Bilmeden şu hayatın neşesini tatmadan, Şu kalbim heyecanla bir zemberek atmadan, Sevgili kollarında bir gececik yatmadan, Yârin göğsü yerine taşlara yaslanmışım. Vursam niye kafama geçti gençlik çağlarım, Bağım bahçem kuruldu göçtü gönül dağlarım, Tren gitmiş yoluna ben boşuna ağlarım, Boşa geçen ömrümde baktım ki yaşlanmışım. |
sitem ve özlem dolu.
duygular güzel vurgularla ve betimlemelerle mısraları süslemiş.
her yaşın güzelliği bir başkadır.
yazan kalemi tebrik ederim.