HAYKIRMALI MAVİ MAVİÂsi serçem, rüzgârlı bir gündü gökyüzü lekesiz maviydi zirvelerdeki beyaz kar ışıl ışıldı göl bir ayna kadar berraktı yaprakların arasından sızan güneş ışığı sıcacıktı derin ve sessiz bir tatmin her zerreme hâkimdi Güneşe ve bulutlara yakın olan rüzgâr sesini fısıldadı kulağıma bir tarafta dağ ve orman, diğer yanımda deniz sense kalbimdesin beni bulutlara değdirecek kanatlarım var gönlümde pençeleri kesilmiş bir kaplan mâsumiyetindeyim şu an… Güllerin, dikenlerin içinde boy vermesi gibi sarı sıcak bir alev sarıyor tenimi bir dokunabilsen, bir dokunsam eriyecek mesafeler sana susayışım içime akan bir baldıran zehri hani, elimi uzatsam tebessümlerini sevebileceğim yetim baharlara bağladım mavi umutlarımı gelmiyorsun... gelemiyorsun zincirli yüreğinle.. susmalı mıyım boyun eğişlerimde..? evet, susmalı en ince yerinden şafağın... susmalı... sus..! susmalı ve haykırmalı mavi mavi “Seni seviyorum..!”...diye… |