0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1042
Okunma
Dilek ağacının oradan
Dilek tutup,başak seçtim
O başağın boynuna
Topraktan fışkıran
Kır çiçekleri ile dizdim.
Bir yokluk,bir kır çiçeği
Yokluk belimi kıralı
Çok olmuştu.
Onu taşımak ,
Eskisi kadar anlam vermiyordu .
Yokluğa varlığı dizdim.
İki yokluk ,bir varlık
Paslı kancalı iğneme doladım
Sardım sarmaladım
Zamanı, duyguyu ve değeri
“Nadide hayalleri”
Bence paha biçilmezleri.
Üç yokluk, bir zaman, bir değer.
Ayak parmağımı kesince bastığım sazlar
Mendilimle sardım
Çocuk gibi seke seke koştum
Taş kesen otlarının, üçgüllerin üzerinden.
Karşındayım terlerimle donanmış
Dört yokluk, bir terli gömlek,bir heybe
Umursamaz gözlerle baktın
Kafamın üzerinden arkamdaki dağlara.
Ve heybeden çıkan kirli mendile
Kısık gözlerle,dudak büzerek
Köşesinden tuttun
Beş yokluk,bir umut,bir hüsran
Sözlerin feryat figan
Gözlerin acımanın deminde
Hışmınla bir çırpıda ezdin beni
Fırlattın mor çiçeklere doğru tüm hayallerimi
Ne seni duydum nede senden geleni
Altı yokluk, üstü yokluk, bir ben…
Tu, 05.03.2012 samsun