SAHTE VURGUN
Dillerin lâl olup da hoşça kal deyişinde
Gözlerin gözlerime neden takılı kaldı Hüzünleri saklayan o sahte gülüşünde Firkatin yıktı beni vuslat mahşere kaldı Ellerin ellerimden mahzun kayıp giderken Deniz mavisi gökler griye gebe kaldı Sözcükler kenetlenip dilde düğümlenirken Firkatin sardı beni vuslat mahşere kaldı Hüzünlere beleyip çekip gittiğin anda Süzülen bir damla yaş gözümde donup kaldı Sanki bir şebnem gibi gülün kanatlarında Firkatin yaktı beni vuslat mahşere kaldı Bir zamanlar biz vardık şimdi iki el olduk Maziden siyah beyaz üç beş fotoğraf kaldı Geçen onca zamanda biz de sararıp solduk Firkatin yordu beni vuslat mahşere kaldı Gül ile diken gibi tek bedende buluştuk Soldurdun güllerimi dikeni bende kaldı Bir kelebek ömrünce mutluluğa kavuştuk Firkatin vurdu beni vuslat mahşere kaldı Sandın ki vazgeçilmez çözülmez muammasın Onca gizemli halin uçuşan sözde kaldı Sana gönül verenler saadeti ummasın Firkatin tuttu beni vuslat mahşere kaldı Çiçek çiçek dolaştım kırıldı kol kanadım Şu hercai gönlümde bir demet hüzün kaldı Yorgun düştü bu beden geç de olsa anladım Firkatin yuttu beni vuslat mahşere kaldı Boşa yandı Melanî kapıldı hülyalara Sahte vurgunlukların hepsi masalda kaldı Hak aşkını ara bul benzemez her sevdaya Firkatim vuslat oldu gerçek mahşere kaldı Tahsin Melan / Melanî |
Sahte vurgunlukların hepsi masalda kaldı
Hak aşkını ara bul benzemez her sevdaya
Firkatim vuslat oldu gerçek mahşere kaldı
Nice güzel dizelerinizi okumakta dinlemekte
keyifti üstadım yüreğinize sağlık kutlarım
saygılar sunarım..