Hem Züleyha oldum, hem Yusuf'la yandım…
Zemheri ayazında can vardı...
Hasta değilim, ağzımın tadı kalmadı, günler geceye karıştı. Geçmişe çizik çektim, geleceğe ağladım. Sensizliğe alıştım, kendimle barıştım.. Desemde alışamam, Nerden çıktın? neden bıktın? birden yıktın gittin. Sensiz kaldım, sessiz kaldım. Yüreğimi aldım, yerlere çaldım, uzaklara attım. Paramparça ettim, ben ettim… sen gittin. Sen, sen sadece gittin.Dayanamadım, ağlayamadım, adını anmadım, hiç bu kadar yanmadım. Hayat denen karmaşık yollarda düşmüştüm, dağlara küsmüştüm, bendimde ölmüştüm. Buz tutmuş yüreğimde üşümüştüm. Sen bilemezdin, bilsen gelmezdin, ezmezdin. Yüreğime kor attın, kanattın, ağlattın. Oysa sen bana yasaktın, tuzaktın, yaktın, yıktın. gittin. Sen, sen sadece gittin.Bir varmış, hiç yokmuş, gün olmuş, gül solmuş, göz dolmuş mutlu son hikaye olan olmuş, dolu boşmuş. Zemheri ayazında can vardı, bir dağdı, kar yağdı, çığ düştü, iz kaldı… Hıçkırığımı duyan duvarlar yıkıldı, sen duymadın, duysan ağlardın. Ben sustum kan kustum. Umutsuz kalbimi alev sardı, oysa yağan kardı… Sevmek vardı, zarar kârdı… Korkutmazdı ayrılık, sözün vardı, korktuğum sebebsiz ayrılmaktı. Köz yaktı, kanattı, kan aktı, göz yandı, yaş aktı, …. Kim nerde ne zaman yalan yanlış kim ne yapmış sormadan yalan yoktu, yılan soktu, zaman çoktu, giden gitti, gülen güldü, ölen öldü…bitti. Sen, sen sadece gittin.Ben Züleyha aşkıyla tutuldum, vuruldum, kavruldum. Sen bilemezdin, yalan sandın. Gün batımı zından karanlık içimde, ben Yusufun atıldığı kuyuyu mesken tuttum. Hem Züleyha oldum, hem yusufla yandım… alnında yazıydım, yazgıydım. Sen, sen sadece gittin.gitsende, kırsanda, yıksanda, yaksanda ben bir ömür boyu yanmaya razıydım. .... Alnında yazıyım, yazgıyım, -sensiz- yanmaya razıyım.... G. Ç. “Avşar Babam Benim” |