Müjgan
Ne kadar uzakta olursan
O kadar derine saplanır özlemin Müjgan Tel tel ıslanırken uçlarından Bir ışmar var tebessümünde Hatlar belli kolay tuvale vurması Renk seçimi düşünme sen Yüz ifaden var ya işte Gökkuşağından süzülen Çatlayan dudağa dem olursun damlayan Dilin üşür sevda türküsü çalmadığın zaman Külün zümrüdü anka değil müjgan Savrulursun Rüzgarın hüzün kıran Hiç bir mevsim özlenmez onun kadar Bir gülüşüne coğrafya bayram eder Yıldızlar serpilir yüreğinin üstüne de Bağrını sökerek aldığın aşk Azrail telaşına bürünür gizlice Haberin bile olmaz Tan dökülür en derine hayalin Müptela bir yağmur buğusu afetlere denk Kırptığında gözlerini Bin papatya yaprağı yere düşer vazgeç Zaman yanılgısı müjgan Her anı zehir zemberek Kolaysa parlak bir sarıya boya güneşi Yüzün böyle ekşiyken Anca akşamın alacası geçer gözlerinden Yeniden doğmayı beklerken Gün batımında ölürsün Aldatan bir masal var hala çocuk zihninde Hükmedemez yenilgiye beden Kayıp giderken kamburu çıkmış yıldızlar birer birer önünden Ansızın düşer dileklerin yusuf kuyusuna Eksik kalırsın Ayın kızılcık şarabına değince dudağın İçini engin bir hüzün kaplar Sancılarla aldığın bu emanet canı Yedi kat yerin dibinden tutuşturur kızıl bir alev Ah müjgan Mahur bestelere gölge olan dalların Tel tel ıslandı uçlarından... |
Ağır ağır okurken ilk kez analiz ederek okudum.
Yazım stilinizi çok ama çok beğendim.
Tabi şiirin kendisi dahada çok beğendim.
Kelimeleri etkili kullanmışsınız. Okumak istediğim tarzların arasında.İyiki okumuşum şiirinizi.
Takibe şimdi aldım...
yüreğinize sağlık kutlarım....
şiirle
saygıyla