Bir haber vereyim, ben geçmişlere
Meraklanıp durmasınlar burayı
Aşk şerbetin hakkıy le içmişlere
Kel nalbantlar sarar oldu yarayı

Bu bilgi çağında, Sevgi bağında
Dünyadan bir haber yaşayanlar var
Herkesin çıktığı gönül dağında
Senede bir avrat boşayanlar var

Kiminin havası seçimden yana
Seçilip de düzen olmak sevdası
Kiminin derdi de geçimden yana
Garibin davası ekmek davası

Kimisi şükreder kuru soğana
Bilir rızk’ın inayeti Hakk’tan dır
Kimisi sarılmış ipek yorgana
Kesmiş alâkayı elden çoktandır

Seçimden seçime gelir birisi
Anayasa,Baba yasa, hep tasa
Emrindedir banknotun serisi
Şişinir Beylerim, hep kasa, kasa

Emri maruf, olunca işleri tamam
Kafa tutar lâzım değil gerisi
Günden güne şekil şemâl tastamam
Palazlanıp tüylendikçe sürüsü

Adalet beklemek kimin haddine
Adil olmak adam işi, er işi
Rahmet okutturur yedi ceddine
Gıcırdar, gıcırdadıkça, her dişi

Bilmez ki adalet, lâzım her kula
Gün gelirde devran döner tersine
Değişir alemi, satar bir pula
Aldanırda yenik düşer hırsına

Ah desem, vah desem, oh desem olmaz
Herkes bir yol tutmuş, gider dünyadan
Şeref’im tuh desem, yuh desem olmaz
Hidayetler diliyorum Hûdâ’dan

07 / 10 2007

Şerafettin Yıldız