POSTMODERN BİR AŞKA BAŞLARKENYılların, yaşların, yaşanmışlıkların köprüsü aramızda, Altımızda akıp gidense bir nehir yalnızlığının davetkar serinliği adeta. Sen, ben ya da bir başkası... hepimiz, her birimiz, Kimselere gösteremediğimiz, kendimizle bile paylaşmaktan çekindiğimiz, Adı konulmamış bir yalnızlık taşıyorken içimizde; Gözbebeklerinden birinde ya da her ikisinde, beni; Senin isimiz yalnızlığına çağıran bir küçük çocuk silueti gördüm. Elinden tuttuğum çocuk silueti beni, dosdoğru göğüs kafesinin içindeki, Sigara dumanı ve alkolle yaşlanmış; Ama duygularını özenle taze tutmuş bir yere götürdü. Geldiğim, getirildiğim yeri sevdim sevgilim. Gözlerinden, yüzünden, bedeninden ve alıp verdiğin her nefesten Okuyacağım, öğreneceğim ve üreteceğim öyle çok şey var ki... Çok senfoniler, nice lirik şiirler yazılır. Libretto olmanı istiyorum, bozma sakın büyüyü Bırak postmodern bir öykücü olayım ve Dünyaya yepyeni bir opera armağan edelim. Bırak seni sanatı sever gibi seveyim İyice işle içime, Varlığımı ve bedenimin içindeki ruhun anlamını çoğalt. |