AlejandraAdın gibisin İstanbul, sadece karanlıkta güzelsin Şizofren Asi Das kapital kılıklısın Senden vazgeçmeliyim İstanbul Hayatta yüzü gülmemiş birinin yüzüne bakıp gülmek gibisin Gülmek ne zormuş meğer vazgeçmenin acizliğine Dağıt beni, vurgununum Alejandra Bırakma beni nankör İstanbul’un eline Gelirken haber ver olur mu? Kadın gibisin İstanbul, sadece karanlıkta güzelsin Ezan kokardın eskiden Şimdi eza kokuyorsun İlk şiirimi yazdığım fırıncı kızına benziyorsun hem de O da gürültücüydü, sende O da tuttururdu bir türkü şinanay diye Sen tutturmuşsun yarım ay diye Biliyor musun İstanbul, Ne Yılmaz GÜNEY’e mutluluk verdi hayat Ne de Türkçeyi İstanbul’da öğrenen mağrur Kürt çocuklarına Davalar bile yol yordam bilmiyor gayrı Tadın gibisin İstanbul, sadece karanlıkta güzelsin Acı Ekşimtırak Demem o ki; Bırak yakamı bırak! Ne zaman sana baksam ey İstanbul! Sunay AKIN’ın kırmızı ruj sürmüş sevgilisi gelir hatırıma Bir de, Paramın yetmediği elma şekerleri… Serdar Sengir |