KÜL ALTINDAKİ KOR
Gökteki bulutlar yüreğime yağıyor
Bende iki dünya çarpışıyor artık Biri umutlu, devingen, gözüpekçe yaşıyor Öbürü masallarda sarhoş ve ezik. Toprağı avuçlarımda eliyorum usulca Bir kum saati gibi akıyor ömrüm Tükenecek bir gün o kumlar da, ey doğa Tekrar doldurmak için kalacak mı Güneş, daldan dala sıçrayarak yürüyor Bir neden var mı mutlu olmamam için? Daha ne kadar yaşadım ki şunun şurasında Adını biliyor muyum bütün çiçeklerin? Konuşturmayın beni, dilim sürçüyor Alışkın değilim söz etmeye sevinçten, mutluluktan Gideyim artık, kül atında kor gibi Dursun onlar, dönüp üflerim bazen... |