ACIYA KURŞUN İŞLEMEZ
Sabrın çalkalanıp taştığı sulardadır
Çığlıklarla parçalanmış uykularda Buruşturulup atılmış aşklarda Ve çalınmış mutluluklardadır Ses ile yürek Büyük rüzgarların o yanık şarkısı Hala yükselir içimizden dağılır Coşkunun doruklarında sürer yankısı İlk kurban adanırken bir nehire Korkunun ilk nişanında başlamıştır Gözyaşının ilk damlasından kalma yaslı baharlarla gelmiştir bugüne Kanla yazılan yasalarla Açlığın otağ kurduğu sabahlara Ve sonuçsuz kalan ahlarla gelmiştir Acıya kurşun işlemez artık ölüm bile bu acıyı cellat bilmiştir Yok bundan böyle ter yarası Zincir tusaklığı ve sabır Kırbaç yalvartması sessizliğin Can pazarı ve kahır yok Her şey yaşanan şu gün gibi gerçek Adımız halk olduğu günden beri Bir direnç olmuştur bizde sevinçler Şimdi acının her kuraklığında Onlar Yüreğimizin ovalarına çiselenirler Boşuna değil bu ölürcesine sevmek Ve ölürken bile yürümek Boşuna değil Hep yatağı olduk tarihin ırmağının Yenilgilerle durulmanın Zaferlerle köpürüp kabarmanın Ama hiç bir zaman Anası olamadık geçmişi doğurmanın Yıdızlar ve sular tanıktır aç ve kavruk bir memeden Direnmeyi yudum yudum emen Bir çocuk gibi öğrendik Ve direndik Ordular kurduk türkü renklerinden Bütün ağıtları bir hücumda yendik Acıya kurşun işlemez artık Biz yaşamayı zulümsüz sevdik |